SON DAKİKA
SON DAKİKA


Daha Fazla Görecek Ne Kaldı
24.09.2023

Çocuklara değerlerimizi öğretseydik, dokunulmazlara dokunulmayacağını söyleseydik, kırmızı çizgilerimizin neler olduğunu bilselerdi, hatta ebeveyn olarak kendi çocuğumuzun hatalarını kapatıp, başka çocukların hataları adına yorum yapmasaydık, bugün daha mutlu günlere uyanabilirdik, eminim.

Bu hafta, bir ergenin yaptığı, akıl almaz bir yanlışla şaşırdık.

Kimi, bu nasıl bir çocuk dedi. Kimi, yazık sana çocuk dedi. Kimi, bunu ona kim yaptırdı dedi. Kimi sustu. Bir şey dersem, bizimkiler ne der diye. Kimi…

Bu kural tanımaz ergen, Mustafa Kemal Atatürk’ün kendisinin özgürlük sebebi olduğunu bilseydi, acaba yine bu kadar çirkinleşir miydi?

Bizde hain üretmek, bölmek, nefret yaratmak, kategorizeleştirmek çok kolay da birleştirmek, biz olmak çok zor.

Bu durum bizlerin demesi ve yazmasıyla da düzelecek gibi değil maalesef.

Fatih Altay’lının dediği gibi “Atatürk düşmanlığı moda haline geldi”

Sorarım size Atatürk size ne yaptı?

Mitolojide Yunanlı Argos ustanın, kullandığı kendine özgün dile, Argo diyoruz. Bugün hala anadilin içinde kullanılan argo, daha çok küfürlü kelimelerden oluşuyor. Bu dili kullananlar ise, ergen dediğimiz 12 ve 17 yaş aralığında ki çocuklardır. Büyüdüğünü göstermek için bu çocuklar, hep argo dilini kullanılır.

Yeterli deneyim, olgunluk ve yeteneği olmayan bu ara dönemdekiler, çocukluk ve gençlik arasında sıkışıp kalmışlardır. Hep kendilerini gösterme ve ifade etme derdindedirler.

 Çok fazla etki altında kalırlar. Sürekli birbirine hakaret eden ve bu yaptıklarına gülen bu ergenler, kullandıkları bu argo dille de kendilerini çok zeki olarak zannederler.

Her şeyi tiye alırlar. İşte bu çok ciddi bir sorun bence. Bu durum karşımıza Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e çok çirkin bir biçimde hakaret eden ergeni getirdi.

Sözde özgür ve kendine güvenen bu figür, çok tehlikeli ve ciddi bir sorundur.

Bugün söz geçiremediğiniz bu saygısız çocukları, yarınlar bize nasıl gösterecek?

Hemingway “Çanlar Kimin İçin Çalıyor” adlı kitabında, kısaca kendi devrim ideallerinden uzaklaşan insanların, dönüştüğü kişiliği anlatır.  Bu da ortaya, ardından koşulacak, uğruna mücadele edilecek olguların olmadığı gerçeğini koyar.

Hayatımızın kırılma noktaları vardır. Bu dönemde işler tehlikeye girer. Sanırım millet olarak böyle bir kırılma noktasından geçiyoruz.

Oysa muhteşem olmak ne kadar nadirdir.

Öyle ki, dünyanın kabul ettiği bir devrimci, deha, kahraman, kurtarıcı Mustafa Kemal Atatürk’ün nadir ve nadide olduğunu görememişsin çocuk. Yazık sana ki kör olmuşsun.

O elinde tuttuğun resmin, kime ait olduğunu biliyor musun? Biliyorsan nedir bu düşmanlığın? Bilmiyorsan sen nerede eğitim alıyorsun? 

Sen ve senin gibiler, birilerinin uydurduğu yalana sağdan, soldan, yukarıdan, aşağıdan nereden bakarsanız bakın, sadece inanırsınız. Araştırmadan, yorumlamadan, düşünmeden.

Bir tiyatro izler gibi izliyoruz, her şeyi. Bugünü anlamak, dünü bilmekten geçiyor. Bu dönemin aynasında, nedense hep değerlere saygısızlık ve hakaret var. Biz bu günlerde Mustafa Kemal Atatürk’e yapılan ihaneti izliyoruz; canımız acıyarak.

Daha fazla neyi göreceğiz acaba?

 Neyi duyacağız, ne konuşulacak, artık susun, konuşmayın demek için…

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap