ALLAHIN SUYUNU PARA İLE SATMAK

Allah selametini versin benim tertip vardı, Asım Bey…

94 seçimlerinde Belediye Başkanlığına RP tarafından aday gösterilmişti.

Kapı kapı dolanıp “Ayıptır, Allah’ın suyu para ile satılır mı?” demişti.

Seçim bitti o kazandı ama 2004 de bize belediyeyi devredene kadar suya zam üstüne zam yaptılar, verdikleri sözler bir anda unutuldu...

2004 de Volkan Beyle göreve geldik, ben de beş sene onun yardımcısı.

Mecliste 17 üye AKP’nin, 1 üye de Fazilet Partisinden biz ise 13 CHP meclis üyesi.

Beş senede bir kez (rakam ile 1) zam yapabildik o da yüzde 10. (Bir de sudaki KDV oranı inmişti o yüzden çok küçük bir fiyat ayarlaması yapılmıştı)

Geçen gün CHP Ortahisar meclis üyesinin yerel gazetedeki mülakatını okudum, şu an ki mevcut Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Murat Zorluoğlu döneminde (2019-2024) beş senede yapılan zamlar yüzde 400’ü buldu diyor. (2019 da suyun metre küpü 3 lira 25 kuruş imiş, şimdi 13 küsur…)

Hem de her ay otomatiğe (!) bağlamışlar zammı, vur Allah vur… 

Şimdi şu soruyu sormak bizim boynumuzun borcu:

“AKP’li başkan ve üyeler; sizin bu otomatik zamma bağladığınız su, neyin suyu acaba arkadaşlar?” 

SALGIN HASTALIKLAR ARTIYOR…

Aman dikkat!

Uzmanlar uyarıyor, Türkiye’de yoğun bakımlar alarm veriyor, Covit kaynaklı hastaneye yatışlar yüzde 35 artmış…

Sağlık sorunlarım nedeniyle epeydir hastanelerde mesai veririm ama arkadaş ben böyle bir kalabalıklar hiç görmedim.

Son 5 haftada İnfluenza testlerinde pozitiflik oranı sıfırdan yüzde 22,5’e yükselmiş.

İstanbul’da yoğun bakım doluluk oranı yüzde 100’lere ulaşmış.

Uzmanlardan “maske takın” uyarısı var, dikkate alalım lütfen…

SİMİT ARTIK 10 TL…

Trabzon simidi de zamana ayak uydurdu ve zamlandı, 10 lira oldu…

Trabzon’da simidimizi tatmayan, tanımayan bunun kıymetini bilmez.

Mesela Ankara simidine boyut olarak yakındır ama onun gibi pekmez suyuna bulanmamış, tatlı değildir. İstanbul simidi gibi büyük değil, çatlak da değildir, düzdür. Samsun simidi gibi tuzsuz değildir. Bursa tava simidiyle de pek benzerlik göstermez, tava simidinin kendine has bir özelliği vardır, Trabzon simidinde bu görülmez…

Trabzon simidini beyaz peynir ya da kaşar peyniri ile hatta krem peynirle, telli peynirle, imansız peynirle bile yiyebilirsiniz. Yiyeceğiniz peynir tuzsuz olmalı çünkü Trabzon simidinde dengeli bir tuz oranı var olduğu için katık ettiğiniz yiyecek biraz bunu bastırmalıdır.

Kışın iyi gider, yazın sıcak olması lezzet almanızı engeller.

Bir tanesini rahatlıkla yersiniz, ne çoktur ne de az. Susamı boldur, katkı maddesi içermez, uzaklara gidiyorsanız aldığınız simitleri buzluğa koyup yiyeceğiniz kadar çıkartırsanız ve bunu fırında ısıtırsanız tazeymiş gibi olur.

Hadi bakalım, bugünlük simit dersimiz bitti afiyet olsun… 

ALTYAPIYA GÖMÜLEN MİLYARLAR…

Doğrudur, “alt yapı yatırımı bir belediyenin en ‘görülmez’ yatırımıdır, her belediye bunu yapamaz…”

Biz yapamadık mesela, hakikaten güç ister, arkasında siyasi irade ister, para pul ister.

Bizim dönemimizde Trabzon kentinin önündeki, yanlış hatırlamıyorsam 5 kolektör vardı.

3’ü direk arızalı.

Bizim teknik servis bir çalışma yaptı, muazzam bir külfet çıktı. Oturduk düşündük, taşındık bunun altından kalkamayız dedik. Zaten devletin her ay genel merkezden (Ankara’dan) gönderdiği nüfusa göre maddi istihkak 1 veya 1.2 milyon ama her ay 3 milyon işçi-memur maaşı ödüyoruz. Elimiz kolumuzu kitlemişler hem merkezi, hem yerel mecliste.

Son bir çıkış DSİ’ye gittik, lüzumu dille geri çevrildik.

Şimdi son beş sene de epey bir alt yapı çalışması yapıldı, Allah’ı var Zorluoğlu’nun hakkını yemeyelim bu konuda yıllardır yapılmayanı yaptı, kent olarak teşekkür ederiz.

Ha, altyapı ihalelerin de bazı kayırmalar var denebilir.

Onları da bulmak, halkın önüne koymak, adli mercilere aktarmak siyasilerin işi…

600 BİN SIĞIR İTHAL EDİLECEKMİŞ

Tarım ve Orman Bakanlığı 2024 yılı içerisinde 3 dönem itibari ile 600 bin besilik sığır ithal edileceğini duyurdu.

90’lı yıllarda devlet Ziraat kredisi ile Avrupa’dan ithal ettiği sığırları dağıtmıştı çiftçiye.

Çiftçimiz bu medeni gümrük görmüş hayvanları nasıl besleyeceğini bilemiyordu.

Eğitim falan hak getire aniden getirmişti devlet, attı çiftçinin kucağına…

Bizimkiler dayadılar samanı hayvana, sonuç kabızlık!

Saldılar meraya, sonuç hastalık!

Bir akıllı çıktı, müziğin süt verimini arttırdığını duyurdu.

Kaptılar evdeki Müslüm kasetlerini dinlettiler hayvana ama bunalıma girdi garipler.

Sıla hasretleri depreşti.

Çok sürmedi, kredi de battı ineklerde ziyan oldu gitti…

Hatırlatalım da, aman bu sefer dikkatli olsun çiftçimiz.

Bir arada 2010’daki Uruguay’dan getirdiğimiz Angus cinsi sığırlar vardı unutmasam anlatırım sizlere, ne sığırlar gördük ne sığırlar…

YEREL SEÇİMLER YAKLAŞIYOR…

Malum balık hafızalıyız, ben yine de hatırlatayım dedim.

Son seçimlerde Trabzon’un katılım oranı %83,73 idi.

Kullanılan toplam oy 475.451, Geçersiz ya da boş 22.425.

AKP adayı Murat Zorluoğlu 307.167 oy alarak Trabzon Belediye Başkanı seçilmişti.

CHP aday göstermedi, İYİ Parti adayı Atakan Aksoy 140.421 oy almıştı.

Bir başka anlatımla; AKP %64,6 oy oranı ile birinci İYİ Parti ise %29,5 ile ikinci oldu…

Bir başka anlatımla ise Zorluoğlu en yakın rakibine yüzde 35,1 fark atmıştı.

Ondan bir önceki seçimde (2014) Volkan abi yine Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu karşısında %34,5 fark yemişti. Hâlbuki daha 5 yıl önce girdiği seçimde (2009) fark %7 idi.

Yani sözün özü şu, Volkan bey ikinci seçim yenilgisinde aradaki farkı önce 34,5, sonraki seçimde Atakan Aksoy %35’e çıkarmış oldu…

Muhalefet işte böyle, iktidara yanaşamıyor Trabzon’da.

Bir kaç ay sonra sandık kurulacak, bir şey değişir mi diye soruyor vatandaş bize.

Ben de diyorum ki, getirin Volkan abiyi uçursun rakamları!

NAZLI ILICAK

Ya Nazlı Hanım işte böyle, yediğin hurmalar gelir şimdi tırmalar…

Hatırlarsan, zamanında Fetö ile el ele verip ne kadar vatansever Atatürkçü subay varsa sabahın köründe evlerinden aldırıp bin bir iftira ile onları suçlamıştınız ve ordu ile ilişkilerini kesmiştiniz, sizin çapsız darbecileriniz göreve gelsin diye…

Hatırlıyorsun değil mi, o subaylardan intihar edenler olmuştu, hapiste ölenler olmuştu.

Tek suçları cemaat denen pislik oluşuma katılmayı reddetmeleri idi.

Gerçi, yediğin iki buçuk sene cezanın yatarı yok. Olsa bile bir gece ansızın kâinat liderimiz resmi gazetede bir karar alır, bunama falan gerekçesi ile salınıverirsin.

Bence cehennemin dibine kadar yolun var…

Bu vesile ile hakkında onlarca yazı yazdığın ve “Mahkûm olmayan herkes masumdur ama ‘şüphelidir’; bunu aklınızdan çıkarıp, her tutuklananın arkasından ‘Hukuk darbesi’ diye lütfen feryat etmeyin. Mahkeme kararını bekleyin” diyerek suçladığın, yüzlerce kız çocuğunun eğitimine katkıda bulunan Prof. Dr. Türkan Saylan’ı saygı ve rahmetle anıyorum…

--------------------------------------------------------------------------------------

Ama unutma,

Taş duvarlar arasındaki karanlığımın

Senden

Başka

Penceresi

Yok…

-              Sabahattin Ali