Türk milletinin demokrasi zaferinin üzerinden tam 4 yıl geçti.
Kahraman Türk ordusunun içerisine sızarak, millete namlu doğrultan FETÖ’cü tetikçiler, tüm dünyanın gözü önünde dersini aldı.
Yıllar içerisinde Türkiye’de kötü huylu bir ur gibi büyüyen FETÖ, milletin neşteriyle ülkemizin sırtından koparılıp atıldı… Parçalanmış ve bölünmüş bir Türkiye hayal edenlerin hevesi kursaklarında kaldı.
Bir karış toprağı için on yıllardır bedel ödeyen Türk milleti, demokrasi ve ülkesinin geleceği için gözünü kırpmadan şehadete yürüdü…
Vesayet zinciri kırıldı, millet kendi iradesine sahip çıkarak zaferlerin zaferini yaşadı.
Tarih boyunca, demokrasisinin önü darbelerle kesilmiş Türk milleti ‘demokrasinin önü kesilemez’ mührünü 15 Temmuz gecesi kanıyla vurarak, milli iradenin önünü ilelebet açmış oldu.
**
Tartışmasız; 15 Temmuz’da tarih tekerrür etti…
1915 ruhu, yine ortaya çıktı…
Nasıl mı?..
İşte böyle…
15 Temmuz gecesi bombaların ve mermilerin üzerine yürüyen kahramanlar, bana Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün bizzat anlattığı Bombasırtı olayını hatırlattı.
Mustafa Kemal Paşa, 14 Mayıs 1915’te yaşanan ve tüyleri diken diken eden Bombasırtı mucizesini, “Eşine rastlanmamış bir hadisedir” diyerek anlatıyor. “Bombasırtı Olayı (14 Mayıs 1915) çok önemli ve dünya harp tarihinde eşine rastlanması mümkün olmayan bir hadisedir. Karşılıklı siperler arasında mesafemiz 8 metre, yani ölüm muhakkak… Birinci siperdekilerin hiçbiri kurtulmamacasına tamamen düşüyor, ikinci sıradakiler onların yerine geçiyor. Fakat ne kadar imrenilecek bir ölçü…
İşi Allah'a bırakıp, kadere razı olmayı biliyor musunuz?
Öleni görüyor, en ufak bir çekinme bile göstermiyor. Sarsılmak yok…
Okuma bilenlerin elinde Kur'an-ı Kerim, cennete girmeye hazırlanıyorlar.
Bilmeyenler Kelime-i Şehadet çekerek yürüyor.
Bu Türk askerindeki şaşılacak ve tebriğe değer görülecek bir örnektir.
Emin olmalısınız ki, Çanakkale savaşlarını kazandıran bu yüksek ruhtur…”
**
Çanakkale neyse
15 Temmuz da odur!..
Büyük Önder M. Kemal Atatürk’ün bahsettiği o yüksek ruhun hep diri kaldığı, tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet şuurunun asla ve kata kaybolmadığı 15 Temmuz gecesini iliklerimize kadar hissettik. O kudrete yaşayarak bizzat tanık olduk.
Bu vesileyle 15 Temmuz şehitlerimizle birlikte bugüne kadar ülkemizin bölünmez bütünlüğünü tesis etmek için can veren Türk milletinin yiğit evlatlarını rahmetle yad ediyorum. Dünyevi hiçbir maddi değerle ölçülemeyecek gazilik unvanına erişen kahramanlarımıza minnetlerimi sunuyorum. Gazi milletin bir ferdi olmaktan büyük gurur ve onur duyuyorum.
…Ve son söz olarak diyorum ki; 15 Temmuz’u unutma, unutturma!
Giriş Yap
Üye Ol
