İstanbul'dan Trabzon'a tatile gelen Emir Yuşa Atıcı, 2 yıl önce aile bireylerinin fındık topladığı bahçede aniden yere yığılmış, sağ kulağının arkasından giriş yapan yorgun merminin omuriliğine saplandığı tespit edilmişti.

Ve genç Emir, yorgun mermi nedeniyle hayatının en güzel yıllarında yaşama veda etti.

İki sene sonra yine Trabzon’da yine yorgun mermi nedeniyle bir çocuk yaşamdan koparıldı.

9 yaşındaki Kerem Can Özdemir, Çukurçayır Mahallesi’nde parkta oyun oynadığı sırada bir anda yere yığıldı.

Hemen hastaneye kaldırılan küçük çocuğun başına yorgun mermi isabet ettiği tespit edildi.

Tedavi altına alınan Kerem Can’ın hamile annesi üzüntüden erken doğum yaptı. 

Kendini bilmez, silahla havaya ateş açmayı hala marifet sayan bu zavallı insanlar yüzünden bir ailenin daha hayatı soldu.  Acılı aile, hastanenin aynı koridorunda tedavi gören iki çocuğunun da hayata tutunması için dua ettiler.

Ve ne yazık ki doktorların tüm müdahalelerine rağmen yaşam savaşını kaybeden Kerem Can, önceki gün toprağa verildi.

Kelimelerin tam olarak kifayetsiz kaldığı çok acı bir durum...

O saatte o silahı ateşleyen maganda, sen kendini biliyorsun…

O silahı eline almayı biliyorsan da hiçbir merminin havada kalmayacağını bilmiyor musun?

Amacın kimseye zarar vermek olmasa bile, ihtimalleri kestiremedin mi?

Hangi vicdanla yaşıyorsun?

Emir Yuşa’nın ailesi iki senedir katilin bulunması için çalmadık kapı bırakmadılar ama ne yazık ki sonuç alamadılar.

Yeni Emir Yuşa’lar olmasın diye bas bas bağıran acılı baba Mustafa Atıcı, bu yönde birçok sosyal sorumluluk projesine imza attı. 

Ne diyordu acılı baba; 

 “Senin sevincinde sarıldığın silah, benim sevincimde ve üzüntümde sarılacağım canımı, evladımı aldı benden. Maalesef 15 yaşındaki evladımı, bu ellerimle toprağa koydum.  Son giydiği bluzu hala annesinin başucunda duruyor (Ağlıyor). 11 Ağustos 2021 günü 50 yıl 5 aylık hayatım bitti, başka bir hayata geçtim.  Bir insanın bir anlık zevki için ben bir ömür acı çekeceğim. Allah aşkına şu silahı elinize aldığınızda lütfen gözünüzün önüne ben geleyim, eşim gelsin, ailem gelsin, benim güzel kuzum gelsin. Bu son olsun. Emir gibi evlatlar ölmesin, kimse acı çekmesin. Bir kişiyi dahi bu yoldan çevirebilirsem, bir kişinin dahi silahını ona bıraktırabilirsem benim için kardır, artıdır. Silaha sarılmasınlar sevinçlerinde, yanındaki sevdiklerine sarılsınlar.”

Bu sözler karşısında etkilenmemek imkânsız…  

Ama belli ki bu sözlere rağmen bildiğini okuyan, vicdanı sızlamayan insanlarla sarılı çevremiz…

Şu açık ve net ki; sevinci silahla yaşamak, aklı mantığı yerinde olan hiçbir insanın yapacağı bir eylem değil…

Düğünde, nişanda, asker uğurlamada ya da hiçbir neden yokken bile eline silah alan insanlara karşı artık önleyici tedbirler alınmalı…

Bu eylemi yapan kişiler, kimseye bir şey olmasa bile şikâyet edildiğinde ağır yaptırımlarla karşılaşmalı…  Artık bireysel silahlanmanın önüne geçilmeli…

Bu konuda gerekli düzenlemelerin bir an önce yapılması gerekmektedir.

Son olarak; Trabzon Emniyet Müdürlüğü katili bulmak için çalışmalarını sürdürüyor.

Umarız bu kez en kısa sürede katilin yakalandığı haberini alırız.

Emir Yuşa, Kerem Can unutulmasın…

Birilerinin anlık zevki için kimse ölmesin, aileler bir ömür acı çekmesin…