SON DAKİKA
SON DAKİKA


Zorunda mıyım?
2.06.2022

Türk televizyon tarihinin olduğu kadar, benim kişisel tarihimin de en güldüren olaylarından biri, gazeteci Cüneyt Özdemir’in bir tv yayınında şarkıcı Dilber Ay’a özel bir zamanda söylediği şarkıyı sorması, onun da buna “Zorunda mıyım?” diye cevap vermesiyle başlayan diyalogdu. Devamında, gazeteci Cüneyt Özdemir, şarkıcı Dilber Ay’a birkaç kez “Elbette değilsiniz” diye cevap veriyordu. Aslında Dilber Ay soruyu anlamıştı ve mantıklı bir cevap vermişti. Çünkü sorulan şarkının adı “Zorunda mıyım?” idi. Öte yandan Cüneyt Özdemir de son derece haklı bir biçimde, konuğunun soruyu cevaplamama hakkının olduğunu düşünerek “Elbette cevaplamak zorunda değilsiniz” anlamında konuşuyordu. Aslında iki taraf da mantıklı, tutarlı, anlaşılır şeyler söylüyorlarsa da, durum kendi içinde mantıksız, tutarsız ve komik bir hal almıştı.

O günden sonra “Zorunda mıyım?” sözü benim için böyle absürt, komik değilken komik olan durumları anlatan bir motto haline geldi.

Birkaç gün önce bir seyahat için yola çıktığımda yaşadığım bir olay da bana yine bu mottoyu kullandırttı. Uçakta mümkün olduğunca koridorda oturmayı tercih eden bir yolcu olarak, arkadaşıyla yan yana oturmak isteyen bir beyfendinin ısrarlı talebiyle bir arka sıradaki orta koltuğa geçmeyi kabul ettim. Durumdan çok hoşnut değildim ama neticede insandık. Belki yol boyunca konuşulması gereken önemli bir konuları vardı. Dahası, birkaç sene önce o zaman çok daha küçük olan kızımla ben, yanımda oturan adamın anlayış göstermemesi üzerine ayrı koltuklarda uçmuştuk ve bu durum bende hoş olmayan bir iz bırakmıştı. Birkaç dakika sonra, yerime oturan adam yanından geçmekte olan tanıdığıyla konuşmaya başladı. Arkadaşının uçağın arkasında oturduğunu öğrenince, ona önlerde oturmasını tavsiye etti. Çünkü uçak inince arkada oturanlar uçaktan geç iniyordu. Oysa önde oturursa, birlikte çıkabileceklerdi. Sonra ağzından çıkan, beni kastederek “Dur, şu arkadaşa diyelim de senin yerine geçsin, sen bizim tam arkamızdaki koltuğa otur” sözünü duydum. Yanlış anladığımı düşündüm. Birkaç saniye sonra adam geriye döndü ve bana arkadaşının uçağın arkasındaki yerine gidip gidemeyeceğimi sordu. Başüstündeki düğmeye basarak kabin memurunu çağırdım. “Ben yerime oturmak istiyorum, yardımcı olabilir misiniz lütfen?” dedim. Öndeki adamı yerimden kaldırıp eski yerime oturduğumda kulağıma taktığım kulaklıkta başka bir şey çalmasına rağmen, beynimin içinde Dilber Ay’ın “Zorunda mıyım?” yorumu dönüp duruyordu.

Lütfen! Lütfen dünyayı daha yaşanır bir yer haline getirmek için çabalayanları bunu yaptıklarına pişman etmeyin. Dünya, nezaket sahibi insanların huzurla yaşadıkları bir yer olabilecekken, nezaketsizliği uyanıklık sananlar yüzünden çekilmez bir yer olmamalı.

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap