SON DAKİKA
SON DAKİKA


Kentlerde Güzellik Bize Düşmandır
16.06.2022

“Sovyetler Birliği dağıldıktan sonra” dedi Alex, “çok zor günler geçirdik. Küba’ya en büyük desteği onlar veriyordu. Ciddi bir yokluk oldu. Bu gördüğün meyve ağaçlarının hepsi kent parklarına o zaman dikildi. Hem o dönemde, hem de sonrasında insanlar bolca gıda almış oldular.” Havana’nın en büyük kent parkı, Havana’nın kurtuluşu olmuştu.

New York’un olduğu kadar tüm dünyanın da en önemli dönüşüm örneklerinden birini, High Line’ı dolaşıyorduk. Bir tren üst geçidi kent parkına dönüşmüş ve caddenin 8-10 metre üzerinde yeşil bir koridor oluşmuştu. High Line gönüllülerinin lideriyle sohbet ediyorduk. “Burası” dedi, “ekolojik olarak çok önemli bir park. Ancak daha önemlisi, olası bir tsunamide Hudson Nehri taşarsa, insanların kaçış yeri olacak bir acil durum toplanma alanı. Yüksek bir sığınak.” Bir kent parkı, olası bir kriz anında New York’un kurtuluşu olacak biçimde tasarlanmıştı.

Japonya’nın kent içinde gezen geyikleriyle meşhur Nara kentinden, uzun bir tren yolculuğu ile geldiğimiz küçük kasaba beni şok etmişti. Dünyanın en önemli açık alan tasarımlarından birini, Murou Sanat Ormanını arıyordum ama etrafta tek bir insan yoktu. İki binli yıllara gireli neredeyse yirmi sene olmuştu ve bulunduğum yerde telefon bile çekmiyordu. Yaklaşık yirmi milyon dolara mal olduğu söylenen bu alan, bu kadar kimsesiz bir yere yapılmış olabilir miydi? Yanlış bir yere gidiyor olabilir miydim? Trenden sonra bindiğim otobüs beni kuş uçmaz kervan geçmez bir yerde indirmiş, incecik bir yoldan yukarıya doğru 3-4 km tırmanmam gerektiğini söylemişti. Yarım saat kadar sonra alanın kapısını görünce şok olmuş, böyle çarpıcı bir eserin ve büyük bir yatırımın nasıl olup da dağın başındaki bir köyün hiç kimsenin yaşamadığı bir yerine yapılabildiğini sormuştum. “Burası” demişti görevli “Japonya’nın kırsal kesimdeki halkına köylerini terk etmemelerini, yaşadıkları yerlerin ve onların çok değerli olduklarını anlatmak için yapılmış, sosyolojik olarak da ciddi başarılar sağlamış bir projedir. Bu konuda harcadığımız para, bize sağladığı sosyolojik ve ekonomik kazancın yanında çok küçük bir meblağ.” Bir peyzaj tasarımı, ülkede kırdan kente göçü yavaşlatmış ve tarımsal üretimi artırmıştı.

Bunlar gibi onlarca, hatta yüzlerce örnek verebilirim ama gerek var mı emin değilim. Kentler güzel olmaları için değil, doğru olmaları için tasarlanırlar. Çünkü güzellik yaşadığımız hayatların bizde bıraktığı izlerle şekillenir ve değişkendir. Oysa doğru, bilimsel bilgi ışığıyla aydınlanır ve doğrunun aynı zamanda güzel olmaması için sebep yoktur. Bir kentsel tasarım fotoğrafının altına “güzel” yazmak, bir uçağın lezzetli olması kadar anlamlıdır. Uçak önce uçmalıdır. Sonra lezzetli, güzel kokulu, kadife dokulu olmasında bir mahsur yoktur. Kentsel tasarım projeleri ve dolayısıyla kentler, önce doğru olmak zorundadırlar. Yanlış ya da en azından doğruluğu test edilmemiş projenin güzelliği, yanlış yöne doğru giden trenin içinde doğru yöne doğru koşmaya benzer. Kentlerde güzel, düşmanımızdır. Sinekkapan bitkisine doğru yönelen sineğin bu son yolculuğa olan motivasyonu da konacağı çiçeğin güzel olmasıdır. Önemli olan “doğru ve güzel” olanı bulmaktır. HD video oynatan buzdolabına bir itirazımız yok ama buzdolabı önce soğutmalıdır. Hem yöneticiler, hem de kent sakinleri yaşadıkları çevreye bu gözle baksınlar lütfen.

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap