Uyanın beyler, hanımlar uyanın! Laiklik ve cumhuriyet elden giderse inanın köle olarak yaşamaya mahkum oluruz. Laikliği ve cumhuriyeti lanetleyenler, karşı çıkanlar, maniple edenler bilin ki Türkiye Cumhuriyeti’nin varoluşunu sağlayanların kemiklerini sızlatacaklar, onlara ihanet edecek kişilerdir.

Son dönemlerde hoca geçinen bazı tiplerin şeriat ağzı ile konuşmasına ortaya yeni çıkan bir konuşma da eklendi. Yalova’da tarikat şeyhi cumhuriyeti ve laikliği, “Allah'ım şeriatı bu ülkeye hakim kıl, milliyetçilerin, laikçilerin ve cumhuriyetçilerin sonunu getir" duası ile hedef almış çevresinde bulunanlarda amin demiş.  Laiklik, milliyetçilik ve cumhuriyet kadar kafanıza taş düşsün emi.

Arkadaş bu kadar aymazlık olmaz. Laiklik ve cumhuriyet olmasa idi bu şeyh diye geçinen zat böyle dua edemez. Çevresindekilerde amin diyemezdi. Her taşın altından çıkan bu kişilere artık dur deme zamanı geldi de geçiyor.

Hala FETÖ denilen baş belası bir örgüt ile uğraşıyoruz. Bunların kökü kurumadan yerini dinim adına ahkam kesen tarikat ve şeyhler doldurmaya başladı, iktidar bunları seyrediyor. 

Yapmayın beyler, oymayın ülkemin ve Laik Türkiye Cumhuriyeti’nin altını. İçinizde biraz vatan ve bayrak sevgisi varsa bu kötülük peşinde koşanlara göz yummazsınız. Sahip olduğunuz özgürlük birkaç şeyhin ve tarikat eline geçtiğinde acıdı dememek için gelin laikliğe, Türkiye Cumhuriyeti’ne hep birlikte sahip çıkalım. İnanın çıkılmazsa ülkemin yoktan var olmasını sağlayan şehitlerimizin ve gazilerimizin kanında öteki dünyada boğuluruz.

İBRETLİK SÖZLER...

Bugün de ibretlik sözler Halit Kuralay’dan gelsin;

Yanlış yerde doğru kişi olursan seni yok ederler!

Adaletsiz olan bir ülkede ''Kanun çalar ve adalet oynar!

Bazı siyasiler çok büyük görünürler, çünkü yanlarındaki küçüktür

Paranın değeri ile birlikte, ülkenin saygınlığı da düşer!

NE TESLA ''Kiliseye paratoner takıldığı gün, din-bilim tartışması sona ermiştir'' diyor.

Acaba diyorum bizde minarelere paratoner asalım ve bu din bezirganları her işe burunlarını sokmasınlar ve dini siyasete alet etmesinler.

SANA NE?

Sanatçı Şevket Çoruh marketlerde alkol satışının yasaklanmasına ilişkin çok güzel yazı paylaşmış.

SANA NE!...

Günah da benim... Sevap da... Sana ne!..

Yedim mi yetim hakkı!.. Yaptım mı şerefsizlik!.. Çaldım mı?.. Çırptım mı?... Etttim mi, kula kulluk?.. Sana ne!..

Benimle birlikte mi bekleyeceksin Araf'ta?.. Senin sırtına mı bineceğim köprüde?.. Sana ne!..

Konduysam daldan dala... Girdiysem gönülden gönüle... İçtiysem rakıyı, şarabı... Bağladıysam geceyi, gündüze... Sana ne!...

Tuttum mu kolundan seni... Oturttum mu günah soframa... Sana ne!..

Sen mi yanacaksın benim yerime!.. Sen mi vereceksin hesabı!.. Sana ne!..

Tamam... Masum değilim...

Tamam... Sen değilim...

Tamam... Belki de deliyim... Sana ne!..

Sor bakalım karıncaya... Sor çiçeğe... Sor kuşa... İncitmiş miyim belini... Koparmış mıyım dalını... Kırmış mıyım kanadını!.. Sana ne!..

Sen mi doldurdun kadehimi!.. Sen mi verdin mezemi... Sana ne!..

Arama girme Rab'bimle... Girme...

Suç da benim... Günah da... Sana ne...

YAKIN TEHLİKE

Yarın çok geç olmadan her birey yarın acıda dememek için yakınındaki tehlikeyi görmek zorundadır, bunları iyi analiz ve değerlendirme yapmak gerek.

Aşağıdaki konularda Ulusal Örgütlenme zorunlu hale gelmiştir.

1- Yeni Anayasa

2- İklim Yasası

3- Sığınmacılar ve kaçak göç sorunu.

4- Yabancılara toprak satışı.

Devletin yaşaması, ülkenin refahı ve milletin huzuru için tüm vatanseverler bir araya gelmeli TBMM ve iktidarı uyarmalıdır.

Seçime katılan tüm siyasiler bu konuları gündemine almalı ve karşı olduklarını deklare etmelidir. Yarın çok geç olabilir.

GÜNÜN SÖZÜ: Mehmet Akif Ersoy, Abdülhamit için demiş: "Gölgesinden bile korkup bağıran bir ödlek/ Otuz üç yıl bizi korkuttu şeriat diyerek."