Sınırlarımız gel geç hanına döndü diyoruz, birileri öfkeleniyor, kızıyor, saldırıyor, ağzına geleni söylüyor. Bu ülkenin hangi zorluklarla kazanıldığını herkesin iyi okuması gerekir. Türk milleti olmanın önündeki engeller nasıl yok edilerek özgür bir cumhuriyet nasıl olundu bilmek gerek.

Bu paralelde ülkemiz sığınmacıların cirit attığı bir konuma geldi. Mahalle kurdular, sokak sahiplendiler, mal mülk sahibi olmaya başladılar. Sayıları ise 10 milyonu aştı. Bu gidişi irdelemek herkesin görevi.

Bakın silah arkadaşları ile bize ülkemizi emanet eden dünya lideri Mustafa Kemal Atatürk’ün mülteci politikası ile ilgili nasıl bir yol izlediğini tekrar hatırlatayım. 21 Haziran 1934 tarihli ve Gazi Mustafa Kemal Atatürk imzalı Resmi Gazetede, dönemin mülteci politikasının ne kadar ilkeli olduğu gün yüzüne çıktı. 8 sayfalık resmi belgede, mülteci politikasıyla ilgili özetle şu bilgiler yer aldı:

“Anadili Türkçe olmayanlar müstakil mahalle kuramaz,

işçi ve sanatçı kümesi oluşturamaz.

Türk soylu olmayanlar istedikleri yere yerleşemez.

Ecnebilerin bir belediyedeki nüfusu %10''u geçemez.”

Bu tespitlere rağmen mülteci akınının sürdüğü ülkemizin gelecekte ne duruma geleceğini varın düşünün.

***

TRABZON MİLLET İTTİFAKI

Seçimlerin sonuçları açıklandı. Trabzon’da muhalefet yine hüsrana uğradı. Öncelikle CHP ve İYİ Parti teşkilatları bu sonuçları iyi analiz etmeli. Peşinen söyleyeyim Trabzon’da CHP ve İYİ Parti’nin kent merkezinde ve ilçelerinde esamisi okunmadı. Demek ki çalışmamışlar.

Sonuçlara bakınca değişen bir şey olmadı. Eski tas eski hamam sadece seçilen isimler değişti. İYİ Parti’de Yavuz Aydın bütün zorlukları yara yara vekil seçildi. Kendisini kutlamak gerek, partinin neredeyse tüm yükünü omuzladı. Eski milletvekili Hüseyin Örs’ün listede olmaması nedeniyle takındığı tavır parti içerisinde ve kentte kendisini sevenleri üzmüştür.

Meydanlara inmeyip küstüm oynamıyorum anlayışı ile hareket etmesi partisinin beklentinin altında kalmasında rol oynamıştır. Eski il başkanı Azmi Kuvvetli’ye ne demeli? Arkadaş parti gemisi bu kadar çabuk terk edilmezdi. Kuvvetli’nin de bu durumu partisinde üzüntü yaratmıştır. Partinin teşkilatları da il ilçe hepsi şapkalarını önüne koyup düşünmeli.

Gelelim CHP’ye. Eski alışkanlıklarını bırakmayan CHP’nin eski ve yeni yöneticileri ve milletvekili Ahmet Kaya bu seçimin sonuçlarını umarım iyi tahlil eder ve nerede yanlış yaptıklarını bulurlar. Bu arada Suiçmez’i de kutluyor, başarılar diliyorum.

Millet İttifakı’nın Beşikdüzü hariç 17 ilçede neden olmadıklarının muhasebesi iyi yapılır sanırım. 24 yıl sonra Rize’den CHP’nin milletvekili çıkarmasının önemini iyi algılayıp bundan sonraki seçim için derslerine iyi çalışırlar umarım. Tabloya bakıldığında ittifak mensupları demek ki bu ilçedeki seçmenleri ikna edememiş adeta hüsrana uğramışlar. Aradan geçen 5 yılda adeta yatmışlar. Kimse suçu birbirine atmasın, koordinesizlik, vefasızlık ve en iyi biz biliriz havasına bürünülmesi ve meydanı boş bırakmaları onları sandığa gömmüştür. İki parti mensuplarına AK Parti’nin listede olan ve olmayan milletvekili ve aday adaylarının çalışmalarına iyi bakmalı. Siyaset öyle vurdum duymaz havasında yapılmıyor, lafla peynir gemisi yürümüyor.

***

AK PARTİ’NİN KONUMU

Kim ne derse desin Trabzon’da başarılı oldular. Milletvekili listesi tamamen değişen iktidar partisinin 4 milletvekili çıkarması alkışlanmalı. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Mustafa Şen, Yılmaz Büyükaydın ve Vehbi Koç’u kutlamak gerek.

Kentte iktidar partisinin milletvekili sıralamasını avantaj olarak değerlendirenler umarım bu sonucu hazmederler. Karaismailoğlu tam bir lokomotif görevi gördü, partisini sırtladı, milletvekili adayı olan arkadaşları ile teşkilatlarla bütünleşti, aday adayı olanlar ile el ele verdi, aday gösterilmeyen milletvekillerinin de desteğini alıp kenti karış karış gezdi, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, ‘Gönüllere girin’ sözünün gereğini yerine getirdi.

Sıralamada yer alan almayan diğer isimler ise durmak yok yola devam sloganı doğrultusunda neredeyse 24 saat seçmenlerle buluştular. Şen’i tartışanlar onun performansına iyi baksınlar. Büyükaydın ise spordan siyasete sahip olduğu birikimini seçim döneminde seçmenlerle buluşarak paylaştı ve karşılığını aldı. Vehbi Koç listenin 4. sırasında yer almasına rağmen inancını hiç yitirmedi. Aday adayı olmadan öncede Trabzon ile bağını hiç kesmedi, 7’den 70’e herkesle bir araya geldi, küsmedi, ayrım yapmadı, partisini eleştirenlerle de buluştu, kimseyi itelemedi, ötekileştirmedi, yaptırımda bulunmadı. İktidar partisi mensubu olması avantajı ile kendisi gibi düşünmeyenleri karalamadı, bugünlerin birde yarını vardır diyerek herkesi kucakladı. Seçilemeyen adaylar ne yaptı derseniz partilerine, liderlerine ve davalarına sahip çıkmakta en üst düzeyde çalıştılar ve AK Parti bunun karşılığını Trabzon’da aldı.

Bu arada il teşkilatının da 4 milletvekili kazanılmasını iyi analiz etmesi gerekir. Her şey güllük gülistanlık değil. Parti içerisinde huzursuzluk dışarıya yansımaya başladı. Eski yeni ayrımı ile vefasızlığın sümen altına itilip seçimin sonrasında gündeme gelmeye başlandığının bilinmesini isterim.

***

POLİSİME KALKAN EL TAŞ OLSUN

Kim ne derse desin, kim kara leke sürmeye çalışırsa çalışsın bu kirli anlayış hiçbir zaman karşılık bulmayacak biline. Polisim ülkemin vazgeçilmez evlatlarıdır. Onlar bizim bağrımızdan çıkan milleti, vatanı ve bayrağı için çekinmeden göğüsleri siper eden aslanlarımızdır. Bir kişinin yaptığı hata ise tüm emniyet mensuplarına mal edilemez.

Yaşadıkları bütün olumsuzluklara rağmen görevlerini yapmak için gece gündüz mesai veren polislerimizi sevmek saymak ve onları kucaklamak gerektiğinin altını bir kez daha çizmek isterim. Karaman’da iktidar partisinin gençlik kolları başkanı Kemal Toprak’ın polisimi darp etmesini bir türlü unutamıyorum. Polisime kim el kaldırırsa kaldırsın karşılığını yasalar önünde alması gerekir.

Ülkemde yasalar iktidar partisine göre şekillenmiyor. İktidar partisinden olmak demek her şeye hükmetmek, polisime tokat atmak yetkisini kimseye vermez, vermemelidir de.

Çevik Kuvvet Şube Müdürü Alparslan Yanar’ı darp edilmesi olayı ile ilgili haberlere erişim engeli getiren anlayış, polisimi rencide etmiştir. Kanunlar önünde hesap verilmesi gereken konunun üstünün kapatılmasına çanak tutanlar umarım yarın kendileri aynı tepki ile karşılaşmazlar.

Son sözüm çekin elinize yiğit polislerimizden. Onların gururları ile oynamaya kimsenin hakkı yoktur. Giydikleri şerefli üniformanın hakkını vermek için canlarını bile feda edecek kadar yürekli polislerimize yapılan bu hareket kabul edilemez. Bu saygısızlığı yapanlar bilsinler ki polislerimiz yalnız değildir. Bu vesile ile bütün şehitlerimizi saygıyla bir kez daha anıyorum.

***

DUYDUNUZ MU?

“Türk bayrağı olmasın” diyen, “Türk milleti yoktur” diyen Anayasanın değiştirilemez olan ilk dört maddesinin değişmesini isteyen AK Parti listelerinden milletvekili seçilen HÜDA-PAR 'lılar, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde "Türk milleti önünde yemin ediyorum" sözüne itiraz ediyorlarmış, duydunuz mu? Hatta yemin törenini 28 Mayıs sonrasına ertelemenin çaresi aranıyormuş. Eğer AK Parti, MHP, CHP ve diğer parti grupları bunlara yemin değişikliği fırsatı verirlerse onları tarih hiç affetmeyecek biline.

***

EŞEK İLE KURT MASALI

Kurt ile eşek tartışıyormuş. Kurt “Çimenler yeşildir”, eşek “Sarıdır” diyormuş. Yeşildir sarıdır diye tartışma uzayınca konu ormanlar kralına kadar gitmiş. Aslan eşeğe özgürlük, kurda ise bir ay hapis cezası vermiş.

Kurt; “Kralım çimenleri sende mi sarı mı görüyorsun?”

Kral, “Çimenler yeşildir ama sana cezayı eşekle tartıştığın için veriyorum.”

Tartıştığınız insanlara dikkat edin.

Xxx

GÜNÜN SÖZÜ: Zeki bir insana en büyük işkence, cahillerin tercih ettiği bir düzende yaşamaktır. (GEORGE ORWELL)