Ben dört kişiyim

 1- Ben

 2-İçimdeki

 3-Aynadaki

 4-Kalbimdeki

 Beni geç….

 İçimdeki zaten deli…

 Kır aynadakini…

 Ya kalbimdekini?         

PAUL AUSTER

Böylesine anlamlı sözler elbette büyük düşünürlerde olur. Aslında bunları öylesine tahlil yapıyoruz ki, bizi bizlikten çıkaran olaylara götürüyor. Kişi aynaya baktığında aynadan yansıyanları görür. Ancak, büyük karmaşık durumlarla karşı karşıya kalır. Bir düşünür diyor ki, ayna benim en yakın dostumdur. Çünkü ben ağladığımda o asla gülmez. Çok doğru. Bizler hep işimize gelen taraflara bakarız. Öbür tarafı bizi ilgilendirmiyor. Çünkü orası gerçek kimliğimizi ortaya çıkaracağı için cesaret edip yüzleşemiyoruz.

Acaba yüzleşmek çok zor mu?

Bazılarına göre hiçte zor değil ama bana göre gerçekten çok zor. Çünkü aynaya baktığımızda, gerçek kişiliğimizi gördüğümüzü zannetmiyorum. Gözlerimiz başka bakıyor. Burnumuz durmadan uzayıp kısalıyor. Dudaklarımız sararıp siyahlaşıyor. Hepsi ayrı ayrı bir şeyler söylüyor sanki!

Peki, bizler neden doğruları halkımızla paylaşamıyoruz. Ülkemiz yerelinde ve genelindeki yöneticilerimizin siyaset anlayışı daima halktan saklandı. Halkımız yanlış bilgilerle donatılıyor. Buna karşılık sorgulamayan halk aynı anlayışın kölesi oldu çıktı. Huzur içinde olan bir cumhuriyetin içine kurt girmiş, tüm değerlerini yok etmek için birbirimizle yarışıyoruz.

Ciddi tehlikeleri yaşadığı ülkemizde halkımız, artık aynaya bakmaya cesaret edemiyor. Yöneticilerimiz, bizlere tam bağımsız bir cumhuriyet yaradan öncülerimize düşman kesildiler. Bu olay bizlere “HİÇBİR ÜLKE YOKTUR Kİ, KENDİ İÇERİSİNDE BİZİM KADAR HAİN YETİŞTİREBİLSİN” diyen büyük insan İsmet İnönü’yü hatırlatıyor.

Şimdi 31 Mart 2024 tarihinde yerel seçimlere gideceğiz. Bu seçimlere iktidar ve muhalefet milletvekili seçimlerinden daha çok önem veriliyor. Belediyeler öç alma yerleri değil, yurttaşlarımızın yaşam koşullarının iyileştirilmesini esas almalıdır. Kentlerimiz, ilçelerimiz, vicdanımız, tarihimiz ve oyumuz satılık olmamalıdır. Bu hukuksuzluğu Trabzon’da ve ender güzelliklere sahip Beşikdüzü’nde yaşadık. Son iki haftadaki gözlemlerimiz ve Beşikdüzü’nde yaşayan vatandaşlarımızın ifadeleri güzel ilçemizin parlayan yüzünü Cahit Erdem’le geri geleceğini inanıyorlar.

Evet, Cahit Erdem’in mühendis kişiliği ve belediyecilik alanında donanımlı olmanın verdiği güvenle Beşikdüzü, sportif, kültürel, sosyal ve ekonomik alanlarda örnek gösterilecek ilçe belediyesi olma şansına sahiptir.