Yerel seçimlere kısa bir süre kaldı. Yüksek Seçim Kurulu (YSK) seçimlere otuz altı siyasi partinin katılacağını duyurdu. Seçimlerde oy kullanacak olanların isim listeleri de askıya çıktı.

Yerel seçimlerde İl genel, Belediye meclisi üyeleri ve muhtarlar için adaylar da belirlenmeye başladı.

Ülkemizde 31 Mart’taki değişim için tüm partiler de seçim heyecanını kendi içlerinde yaşarken, bu heyecanın sokaklara yansımadığını görüyoruz. Halkımızın gündeminde seçimler olsa bile, onların asıl gündeminde ekonomik kriz, durdurulamayan enflasyon, işsizlik, adaletsizlik, siyasi belirsizlik ve geçim sıkıntısı var.

Peki, yıllarca halkımız, seçtiklerini denetleyemezken, onları el üstünde tutarken, yetkisini etkin kullanamayanlara yıllardır “kusur etmezken” bu gün, kalkmış pahalılıktan, ücretlerin yetersizliğinden, işsizlikten, liyakatsizlikten, gericilikten, kutuplaşmadan, politikasızlıktan ve gelecek kaygısından söz ediyorsa bu kesimin önce aynaya bakması gerekmiyor mu?

Bir partinin kuyruğuna takılıp gider ve sorgulayan olmazsanız olacaklara tahammül göstermeniz, şükretmeniz ve sabır göstermeniz istenir. Birileri lüks ve ihtişam içinde yaşar, sabır istenenler de kahve köşelerinde, çarşı-pazarda önüne geleni çekiştirmeye devam eder. Burada pusula kayıptır. Zira eleştiri daima muhalefet olacaktır. Tabii halkımızın adaleti..!

O nedenle, 31 Mart 2024 tarihi geleceğimizi değiştirecek tarihtir.

Artık halkımızın uyanma zamanı marttaki yerel seçimlerdir. Bu şansı iyi kullanılması şart gibi.

“Uyan ey halkım..!”

Sizlere hamaset nutukları atan ve beka sözleriyle sizi aldatan, demokrasiyi, hukuku ve anayasayı yok sayanların karnelerine bakarak sandığa gitme zamanımızı kaçırmayalım.

Kaçırmayalım ki, sorgulayan olalım.

Sorgulayan olalım ki, demokrasiyi biz yaşayalım.

Yaşayalım ki, hukuk içinde eşit ve birlikte yaşamanın yolunu açalım.

Bu kez hata yapma lüksümüz yok. Vatandaş olarak çok büyük görevimizin olduğunu unutmayalım. Yetkisini halkımızın ve ülkemizin sorunlarını adil çözümden yana kullanacak, bizlerle sevinecek, üzülecek ve hizmeti esas olarak tarafsızlığına, bilgi ve becerisine güvendiğimiz, kamu malına sahip çıkacak, eşit adil ve hukuk kuralları içinde yönetim sergileyecek liyakatli kişileri seçmeliyiz.

İşte bunu başaracak gün bizi bekliyor.

Birlikte başarabiliriz.

Neden olmasın..?