Ülkemiz dünyada terörle anılan bir ülke oldu çıktı.

Yakın geçmişte bir referandum yaşadık. Adalet kurumlarının hırsızlık yaptığı bir referandum.

Ülkeyi yönetenlerin isteği oldu. Terör bitecek diye halka söz verdiler. Devletin tüm olanaklarını sorumsuzca harcayarak. Hiç kimseye hesap vermeden.

Peki, ne oldu neden terör bitmedi?

Senelerce bu ülkenin çocuk yaşlardaki evlatlarını kara toprağa koyduk. Yetmemiş gibi on beş yaşındaki EREN BÜLBÜL’ ü omuzlarımızda bir daha geri dönmeyecek yolculuğa uğurladık. Yazıklar olsun. On beş yaşındaki bir çocuğu bakıp büyütemedik mi? Pırıl pırıl bir çocuğun katillerini kınarken (!) bile isin dahi veremediler.

Kim olursa olsun ister iktidar ister muhalefet beyefendileri çıkıp isim verin. PKK yaptı cani örgütler yaptı deyin. Demiyorlar!!!!

Ancak bizde şark kurnazlığı var ya!

Yuvarlak laflar, boş nutuklar, çaklar ve çuklar….. Arkadaşlar bu cani örgütlerin adı sanı yok mu? Bak sen hele. Terör nereden gelirse gelsin kınıyormuşlar. Halkımızın aklıyla bu kadar alay edilmez artık. İşte sorun burada.. Bir düşünelim; hey on beşli türküleri ne için söylendi? Şimdi ikinci bir Çanakkale vakası mı yaşayalım. Ülkenin canına okudular.

Şimdi “ İYİKİ VARSIN EREN”  Neden var Eren? Sizler devletin sandalyelerini parsellerken on beş yaşındaki çocuk toprak için mi var? Ey yetkililer kulaklarınızı açın ve dinleyin. Bu ülkenin yavruları yan gelip yatmıyorlar. Onlar yan yana yatıyor.

Eren yavrum senin yerinin cennet olduğuna inanıyoruz. Ama ülkemizin başına bela olan terörü bitirmek için söz verenlere asla inanmıyoruz. Bizleri nasıl af edeceğini bilmiyorum ama bildiğim bir şey var. O da senin bizlere hakkını helal etmeyeceğindir. Çünkü senin çok daha yaşayacak güzel günlerini çaldık.

Eren yavrum büyüklük sende kalsın yine de bize hakkını helal et!