Karadeniz’in en güzel ilçelerinden biri olan Beşikdüzü, tarihi geçmişi ve kültürel güzellikleri tarihin kirli sayfalarına atılmaya çalışılırken, torunlarına hesap vermeyi göze alamayan halkı örnek birliktelikler göstererek ilçesine sahip çıkmaya çalışıyorlar. İlçe halkını arkasına alarak hukuk mücadelesini yürüten genç kardeşlerimize şükranlarımızı sunuyoruz. Halkımızın desteğiyle, şehidimizin ismini taşıyan parktaki açık hava kütüphanesi eylemlerine il dışındaki görevim nedeniyle katılamadığım için çok üzgünüm. Ama kalbim sizinleydi.

Evet, cumhuriyetimizin en önemli kuruluşlarından biri olan Köy Enstitüleri binalarının yıkılmasıyla birlikte, ilçenin doğal güzelliği her geçen gün yok oluyordu. Hukukun varım dediği zamanlarda bile halkına kin kusan bir belediye anlayışı ilçe halkını karamsarlığa sokuyordu. Seneler öncesinden de sahil yolunun o güzelim sahilden geçişinin mimarı olan mevcut ilçe belediye başkanı bu kez halkı karşısında buldu.

Yıkılan Köy Enstitülerinin o binaların hepsinin Beşikdüzü’nün kent hafızası ile temsiliyet özellikleri vardır. Tüm bu yıkımlar birlikte ele alındığında Beşikdüzü’nün bilinçli ve planlı bir saldırıya uğradığı çok açık. Burada en önemlisi Beşikdüzü’nün, onurlu geçmişi ve doğası ile olan bağları koparılarak şanlı tarihi, kültürel ve kent kimliği yok ediliyor.

Bu nedenlerdendir ki, halkımız kültürel değerlerine sahip çıkarak, hukuksuzluğa geçit vermemektedir. Halkımızın nefes alacak ve oturup yorgunluklarını biraz olsun giderecek parkı varmış gibi ilçenin en güzel yerlerini peşkeş çektirmek yanlıştan öte devlete ihanettir. Beşikdüzü’nde yaşayan halkımız, şapkasını masanın üzerine koyarak ona soru sorduğunda gerçek yanıtı alacaktır. Böylelikle torunlarına da gelecekte verecek olduğu bir hesap olmayacaktır. Mart seçimlerinde baharı yaşamak istiyorsak, hukuka ve halka kin kusan siyasi anlayışa gereken yanıtı vereceğinizden şüphemiz yok.

Beşikdüzü’nde yanlışlara hukuksuzluğa son halkımızın mücadelesindedir.

Yolun açık olsun BEŞİKDÜZÜ