Yaklaşık sekiz on kişilik bir arkadaş gurubuyla ayaküstü sohbet ediyoruz. Aramızda emekli albay bir abimiz de bulunuyor. Tabii ki, gündem futboldaki çirkinlikler. Emekli albay abimiz, benim alanım iktisat dedi. Bazıları güldü, bazıları da sinirlenip gittiler. Aramızda süper nüktedan bir arkadaşımız vardı. Hemen elini kaldırarak, burası atış alanı değil, benim de boş kovan toplamaya yaşım geçti dedi. Hep birlikte kahkahaya boğulduk.

Şimdi gelelim asıl konuya; 

Spor alanlarında şiddeti ilk defa yaşamıyoruz. Bunlar, çürümüş futbol sisteminin ürettiği magandalar. Güya yöneticiler öyle mi? 

Peki, Halil Umut Meler bir melek mi? 

Neresinden tutarsanız lime lime dökülen, baştan aşağı çürümüş bir sistem. Bu sistem bütün kurumlar gibi spora yön veren kurumları da bu çürümeden ziyadesiyle payını alıyor. Sahada futbolun adaletini uygulamakla görevli hakemler, oyuncular illegal bahis çeteleriyle iç içe geçmiş, paylarını alırken semirdikçe semirdiler ve sistem gitgide adaletin kanalından çıktı. İşte Ankaragücü kulübünün başkanı Faruk Koca da bu çarkın dişlilerinden biridir.  

Ya Halil Umut Meler! 

Hiç kimse Meler’den melek yaratmaya kalkmasın. Şiddet sadece kaba kuvvetle uygulanmaz. Kararları futbol kurallarına göre sahada vicdani kanaatine göre değil de sistemin kurguladığı büyük takımlar adına kullanıyorsa, çürümüşlüğü bir başka biçimin uygulayıcısı durumundadır. Şimdi özellikle İstanbul kulüpleri taraftarları günlerdir Halil Umut Meler’ den melek yaratma çapasında. Bizler kişilerle değil, kurumların ve sistemin çürümüşlüğünü sorgularken, başarılı hakemimizin bu çürük sistemin paslı dişlilerine kurban olduğu düşüncesindeyim. 

Sonuçta, Recep Tayyip Erdoğan’ın attığı mesajla hakemimize yapılan saldırıyı kınadı. Biz de şiddetle kınıyoruz. Ve partisinden iki dönem vekil ve parti kurucusu olan Ankaragücü Başkanını MYK kararı ile ihracını istedi. Emniyet ve yargı hızlı çalıştı ve gereği yapıldı. 

Şimdi emekli Albay abimize yanıt veren nüktedan arkadaşımız gibi kimsenin alanına girmeyelim diyerek yine yorumları okurlarımıza bırakıyorum.