Seçildiğiniz akşam horon oynamıştınız Usta Başkan. Ağlıyor Bordo-Mavililer, süslü cümleler söndürür mü ateşi? Her türlü hazırlığınız vardı, düzlüğe çıkartacaktınız Trabzonspor’u. Akıl sizdeydi, para sizdeydi... Pazartesi el koyacaktınız garabete. Twitter, Facebook, ekranlardan içi boş şeyler kurtarır mı Trabzonspor’u? Daha ne kadar kalacaksınız? 450 olan borç 750’ye çıkınca görevi tamamlamış olacaksınız sanırım! Sahi siz neden geldiniz Sayın Usta? Kamu yararına, dernekler kanuna uygun bir yer olduğunu bilmiyor muydunuz Trabzonspor’un? Kulübü borçlandıranlardan neden hesap sormuyorsunuz? Hacı Başkan, Sadri Şener’i mahkemeye vermişti. Siz neden aynı hakkı kullanmıyorsunuz? Siz Trabzonspor’u kurtarmak için gelmediniz mi? Genel Kurul, tüzüğe göre borçlanma yetkisi vermiş mi? Verdiyse kaç paralık? Şirketin borcu, şirketi bağlar. UEFA kriterlerine göre kulübün ne kadar harcama yapacağı belli. Fazlasını harcayan cebinden öder. Elin gâvuru Trabzonspor’un hakkını koruyor, siz nereden çekiniyorsunuz? Ne güzel, milyonların nasıl sokağa atıldığını açıkladınız. Devamını getirin. Verin kanuna, kurtarın Trabzonspor’u... Trabzonspor’un ‘derin’leri, saklandığınız yerden çıkın artık. Cebinden para vereni, kulübe mal kazandıranı mahkemeye verenler, kulübün parasını heba edenlere neden ses çıkarmıyorsunuz? Kulübe başkan oldunuz Sayın Usta. Kişilerin değil, kulübün işini görün. Eğer hakikatten Trabzonspor hakkı için geldiyseniz; siyasetin hizmetinden, prangasından kurtarırsınız kulübü... “Para hazır” diyordunuz, sıkıntıyı biliyordunuz. Neyi çözdünüz söyler misiniz? Futbolcu satışından gelen para, feda, veda edenler. Muhammet ve Güray için kaç para ödediniz? Hiç gereği olmadığını anladınız mı şimdi? Üç kuruşa çalışıyordu Sadi hoca. Bir telefonla yenisini getirdiniz. Her şey birbirine karıştı, süslü cümleler çözer mi problemi? Eğer hakikaten Trabzonspor’a hizmet için geldiyseniz, Sadri Şener’in başladığı günün gelir - gider ve harcama yetkisini çıkarttırın. Aynı şekilde İbrahim Hacıosmanoğlu’nun hesaplarını ve de tahmini bütçe vaadini. Genel Kurul ne kadar harcama yetkisi vermiş tespitleyin. Başka da kurtuluş yolu görünmüyor, söylemiş olayım...