SON DAKİKA



Haber > Siyaset > Yükseklerdeki kartal gözü ile referandum

Yükseklerdeki kartal gözü ile referandum

22 Mart 2017 Çarşamba - 07:41








Bakmalıyız, görmeliyiz ve de akıl yürütmeliyiz. Böylesine hayati bir süreçte akıl yürütemez isek aptallığımız önde, bağnazlığımız da peşinden gelecektir ki sonrası cehalet. Özgüvenin önünde geri dönüşün endişeleri ile düz orantıda karşılaşmaktan nasıl kurtulacağız.

Menfaatlerimizden önce en önemli olan boyut, ülke menfaatlerini ülkemiz için en üst seviyede tutmak olduğuna göre en yakınızdaki insanlarımızdan tutun da en ücra köşedeki vatandaşlarımıza da anlatmak gerekir bildiğimiz kadarıyla. Bin yıllık tarihimizde pek çok gel-gitler yaşanmıştır. Cumhuriyet hükümetlerinde de yaşanan pek çok olaylar gündem tutmuştur. Lakin sonucunda hepsi bir arada mecliste toplumsal mutabakata yakın anlayışla çözülmüştür.

Bu süreç farklı bir süreçtir ki anlatımında seçilmiş vekillerin dahi boğazlarında düğümlenen kelimeler birbirlerini tanımaz haldedir. Düşünce başka, anlatım başka olunca kime sorulup da doğru cevap alınacak. İnsanların içindeki korku başka, ülke sevgisi başka. İşte başka başka insan olmamak için doğru paydada buluşmak daha da başka.

Bir yerlerde ABD’nin, İngiliz’in, İsrail’in ilerisinde şimdiden düşman olduğumuz kısa yılların sonucunda karanfil vereceğimiz Avrupa Birliği üyelerinin önümüze koyacakları şifreleri çözülmüş dayatmalar karşısında ilk düşüncemiz omuzlarımızda taşıdığımız için devlet büyüğü olan rahmetli Süleyman Demirel’i, farklı milliyetçiliği ile iz bırakan Necmettin Erbakan’ı, kamu malına saygısızlık yapmayı amaçlamadığı için başkalarına da yaptırmayan Bülent Ecevit’i, zamanına yetiştiğim İsmet İnönü’yü, dudle yollar yaparken üzerinde gidecek milli arabalar için adımların atılmasını salık veren Turgut Özal’ı, onların varlığı ile bugünü kıyaslayacak devlet adamları olsaydı diye düşündüğümüzde senaryo devi İngiliz’in Amerika’nın, İsrail’in şifrelerini de kırmak ülke adına kolay olacaktı diyen milyonlarca insanımızın olduğunu da yabana atamayız.

Hepsinin adı değişmiş CİA iken MOSSAT iken şimdi toplum mühendisleri adı altında ülkenin televizyonlarının başında üst yönetici Amerikalılar varsa televizyonlarda evlendirme programları, diziler, Survivor’lar cirit atıyorsa ve yıllarca insanlarımız da bunları izliyorsa, her bir programı yabancı sosyologlar hazırlıyorsa, yıllar içinde beyinlere düşünmemek için kelepçe vuruluyorsa bu da bir kurgudur diye gündeme getirilmiyorsa ister istemez yaşanmış olay olan Tito’nun Yugoslavya’sını hatırlamakta güçlük çekmeyiz.


Tito bir söyleminde eğer ki benim ülkemde benim halkım yoğunluklu olarak her gün yabancılardan uyarlanmış dizi film seyrediyorsa ülke gerçeklerinin uzağında kalarak ülkemin parçalanmasına ön ayak olacak bu sosyolojik olay karşısında kayıtsız kalacakları bir gerçektir. Ümit ederim ki Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet’e  bir şey olmaz sözü altın değerinde olduğunu bilen ve algılayan insanlar olarak anlatmalıyız.

Bize lazım olan yolları, viyadükleri, köprüleri, bölünmüş yolları da unutmayacağız. Şimdi lazım olan lüks hayat değil bağımsızlığımızın ortak paydasında hepimizin bir arada olmasıdır.

Beğendim
0
Sevdim
0
Beğenmedim
0
Üzgün
0
İnanılmaz
0

VİDEO

SON DAKİKA

ÇOK OKUNANLAR

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap