SON DAKİKA



Haber > Köşe Yazıları > YİRMİ BİRİNDE HER ŞEY NETLEŞECEK

YİRMİ BİRİNDE HER ŞEY NETLEŞECEK

14 Mayıs 2018 Pazartesi - 08:52








O şunu dedi.

Bu şunu devreye soktu.

O şunun adayı.

Bu onun adayı.

Ahan genel merkezde aday adaylarının mülakatı da yapıldı.


Hani bir söz vardır ya, ak gün kara gün birkaç güne kadar belli olacak diye.

O nedenle kimse boşuna algı yaratmaya kalkmasın.

Şunun şurasında bir şey kalmadı.

Sadece biraz sabredilmesi gerekiyor.

Nasılsa milletvekili listeleri ayın 21'inde Yüksek Seçim Kurulu'na teslim edilecek.


 

BİRAZ İNSAF!

AK Parti'nin şu anki milletvekillerine biraz değil fazlasıyla haksızlık yapıldığına inanıyorum.

Ya bu kadar tu kaka edilecek ne yaptılar?

Hiç mi bir şey yapmadılar?


Hiç mi bir yere dokunmadılar?

Hiç mi bir kişinin elini sıkmadılar?

Sahi hiç mi?

Biraz eleştirirken ve biraz vururken, hiç değilse birazcık insaflı olunmalı diye düşünüyorum.

Seçilen milletvekilleri, milletvekilliğinde dönemlerini tam doldurmadılar.


Milletvekili olarak geçirdikleri 2,5 yılda iki genel seçim, bir referandum, bir de darbe yaşadılar.

Onun için diyorum biraz insaf be!

Onun için diyorum biraz sağduyu be!

Yine de sizler bilirsiniz!

 


İKİ DAVA ADAMI

İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Koray Aydın'ın kadim dostudur Ali Sağır.

Gençlik yıllarından beri siyasetin zorlu, puslu, taşlı yollarında birlikte yürümüşlerdir.

Bu güne değin iki siyasetçi birbirinden asla kopmamışlardır.

Karşılaştıkları zorlukları birlikte göğüsleme başarısını her daim göstermişlerdir.

İki isim de dava adamıdır .

Önceki gün Ali Sağır ile birlikte bir sohbetimiz oldu.

Sohbetimizde İYİ Parti'yi, haliyle Koray Bey'i konuştuk.

Önemli konulara değindi.

Türkiye'nin zor bir süreçten geçtiğini söylerken, dava ve kadim dostu olan Koray Aydın'ın İYİ Parti için gecesini gündüzüne kattığını, partisinin başarılı olması için her şeyi değerlendirdiğini vurguladı.

Son olarak Türkiye'nin bu zorlu süreçten çıkacağını, vatandaşların mutlu ve huzurlu bir şekilde yaşamlarına devam edeceğini belirten Sağır, Türkiye'nin çok güçlü bir ülke olduğunu, yaşadığı badireleri aşacağını söylerken, Trabzon'da İYİ Parti'nin seçime güçlü bir milletvekili listesiyle gireceğinin altını çizdi.

Siyasete uzun yıllarını veren Ali Sağır'ın söylemleri dikkate alınması gerekir diye düşünüyorum.

 

ANNELERİMİZ İÇİN...

Dün Anneler Günü idi.

Kozamızdan çıkıp dünyaya gülümsediğimizde ilk gördüğümüz kişi, ilk sevgi sözcüklerini kulağımıza fısıldayan, şefkat yuvası, elleri öpülesi annelerimizin gününü bir günle sınırlı tutmak elbette mümkün değil. Cennetin onların ayakları altında olduğu gerçeğinden hareketle annelerimizi el üstünde tutalım, taş tacı yapalım.

Anne var ki, tarlada, bağda bahçede, yolda izde, her yerde…

Anne var ki, çocuğuna hem anne hem baba…

Anne var ki, özlemini içinde yaşar, gözyaşını geceye katar…

Anne var ki, sarar sarmalar, ısıtır, besler, büyütür, tüm kötülüklere, yokluklara rağmen kendini siper eder, evladına gelecek hazırlar.

Eşi gurbette olsa da o, yılmadan, tek başına zirveye zafer sancağını diker.

Rahmeti rahmana ulaşmış annelerimiz için dün mezarlıklar ziyaretçi akınına uğradı, hayatta olan annelerimizin yürekleri bir çiçekle, bir hediyeyle, bir buseyle hoş tutuldu. Yaşamın her anında, her dakikasında, her saatinde onları yüreğimizin baş köşesine koyalım. Çünkü bilmeliyiz ki bizim yuvamız onların sıcacık sinesidir.

 

ÇİFTÇİYE DEĞER KATALIM

Türkiye'nin dişlilerini çalıştıran sektör temsilcilerinden biri de çiftçilerdir. Her gün daha gün ışımadan tarlaya inip ürününü ekip biçen üreticilerimiz günümüzde karın tokluğuna çalışıyor, pazarlarda eve ekmek götürmenin hengamesini yaşıyor.

Biliyoruz ve rastlıyoruz ki, alın terini üretici döküyor, parsayı spekülatör ve komisyoncular topluyor. Böyle olunca da üreticinin kesesi günbegün boşalırken piyasadakiler cukkayı dolduruyor. Maalesef ülkenin tarım politikaları da bu düzene çanak tutuyor.

Karadeniz'de fındık ve çay üreticileri de spekülatör ağında depreşirken içinde bulundukları sorun yumağından ve çıkmazdan nasıl kurtulacaklarına çare arıyor. Hükümetin üreticiyi kalkındırma hamleleri de yetersiz kalınca kişinin aklına tası tarağı toplayıp bu memleketten gitmek geliyor. Bu kez de yaban ellerde ne yeriz ne içeriz diye düşüncelere kapılıyor. Yani anlayacağınız önlerindeki bir çıkmaz sokak. Aslında çıkar yol var: Piyasa vurguncularının önünü kesmek. Tabii yerse! Üreticiden cüzi bir parayla çıkan domatesin marketlere gelene kadar geçirdiği evreleri düşünün! Tarlada domatesin kilosunu 35 kuruştan alan komisyoncular bu ürünü halde iki kat fiyata satarken, marketlere fahiş fiyattan veriyorlar.

Unutmayalım ki, üreticisine değer vermeyen bir ülkede kalkınmadan söz etmek düşünülemez.

Beğendim
0
Sevdim
0
Beğenmedim
0
Üzgün
0
İnanılmaz
0

VİDEO

SON DAKİKA

ÇOK OKUNANLAR

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap