Turizm ülkemiz için çok önemli... Ülkemizde ağır sanayinin gelişmesinin yanı sıra artık turizm de çok önemli bir konuma geldi. 'Bacasız sanayi' diye tabir edilen turizme ülke olarak çok profesyonel yaklaşımlar göstermeliyiz. Her ülke turizm için kıyasıya rekabet ediyor. Hatta turistleri kendi ülkelerine çekmek için rakip ülkeler örneğin Türkiye ile ilgili olumsuz algı operasyonları yapıyor. Ve Türkiye'yi iç savaşın yaşandığı, terör olaylarının olduğu, demokrasinin askıya alındığı, mal-mülk güvenliğinin olmadığı bir ülke gibi göstermeye çalışıyorlar. Biz de bu algı yönetimine karşı topyekün ülke olarak harekete geçmeliyiz. Bu konuda en ufak bir gecikme ve ihmal turizmde büyük kayıplar yaşamamıza neden olabilir.

SEZON BEREKETLİ GEÇECEK

2018 turizm sezonunun açılmaya başladığı bugünlerde çok olumlu işaretleri şimdiden almaya başladık. Bu sezon çok bereketli ve hareketli geçecek... İranlı ve Arap turistler şimdiden Trabzon'a akın etmeye başladı. Bunun arkası gelecek ve Körfez ülkelerinden daha çok turist çekeceğiz. Yeter ki hata yapmayalım. Dürüst olalım ve turistleri kelepir bireyler ya da yontulacak bireyler olarak görmeyelim. Bu en çok Trabzon'a zarar veriyor. Hiçbir turist enayi ya da akılsız değil. Bizim neler yaptığımızı çok iyi biliyorlar ve kavrıyorlar. Turizm demek sıcak para girdisi demek, eğer turizmi doğru yönlendirir ve doğru idare ederseniz ülke ekonomisine ve şehirlerin ekonomisine bir o kadar da katkı yapar. Son dönemde özellikle Arap ülkelerinden ciddi talep var. Bunun yanında yerli turistlerden de Trabzon’a ve Karadeniz bölgesine yoğun bir akın var. Bu talebi en iyi şekilde değerlendirip şehrimizin ekonomik girdisine katkı sağlamalıyız. Elimize geçen bu fırsatı ucuz günübirlik uygulamalarla, fırsatçılıkla elden kaçırmayalım.

HERKESE EŞİT TARİFE

Hem doğal hem de tarihi güzelliklerimizi en cazip şekilde sergileyelim. Eğer her anlamda profesyonel olamazsak şehir olarak turizmden istediğimiz katkıyı ve verimi alamayız. Son dönemde Arap turistlere karşı şehirde fırsatçı bir duruş sergileniyor. Maalesef öyle simsarlar türemiş ki fahiş ücretlerle kimisi kiralık otomobil işi, kimisi tercümanlık yaparak ciddi paralar kazanıyor. İşte bunlara dikkat çekmek gerekiyor. Lokantalarda kesinlikle tarife fiyatları olmalı ve gelen Arap turist yemeğinin ne kadar tuttuğunu bilmeli. Hem Arapça hem Türkçe tarifelerle turistler her konuda doğru bilgilendirilmeli ve kesinlikle farklı tarifeler uygulanmamalı. Bir turisti küstürürsek bin turisti kaybederiz. Yeni sezon öncesi herkes üzerine düşeni hakkıyla yapmalı. Yoksa kaybeden Trabzon olur!