Türkiye’nin içinde bulunduğu ağır koşulları ve gerçekleri hepimizin kabullenmesi gerek. Terör belası ile nasıl mücadele ettiğimiz ve nasıl bedeller ödediğimiz ortada. Ve daha önemlisi terör hep kapımızda, hep pusuda olmaya devam ediyor. Bugün birçok konuyu tartışabilir, yazabilir ve de konuşabiliriz.

Ama bilin ki üzerinde yaşadığımız coğrafyanın en ciddi problemi terördür. Çok şükür ki devletimizin ortaya koyduğu kararlılık bu problemin üstesinden gelme noktasında hepimize umut oldu. Geçmiş dönemlerde yapılan hataların neye mal olduğunu ve nasıl kayıplar yaşadığımızı asla unutmamız gerek.

Şimdi hepimizin yapması gereken şey terörle mücadele noktasındaki kararlılığa destek olmak ve sahip çıkmaktır. İster batıda ister doğuda nerede yaşarsak yaşayalım elimize büyük bir fırsat geçti.

Bu fırsatın adı kardeşlik-dayanışma ve beraberlik ruhu...

Canların yandığı, fidanların toprak olduğu, ocaklara ateşin düştüğü terör belasına karşı dimdik ayakta durmaktan başka şansımız yok. Nasıl bir oyunun içinde olduğumuz ortada. İç ve dış güçlerin kirlli elleri üzerimizde, yakamızda.

Fırsat kollayıp kaos ortamı yaratmak isteyenlerin tek hedefi Türkiye’yi bölmek ve parçalamaktır. Bu işlerin şakasının olmadığını, düşmanın nasıl acımasız olduğunu 15 Temmuz akşamı yaşayan bir milletiz. İçimizdeki hainlerin neler yaptığını nasıl şeytanlaştığını sanırım burdan yazmama gerek yok. PKK, FETÖ, DAEŞ ve diğerleri... Alçaklıkta sınır tanımayacak kadar çirkinleştiler.

Huzuru bozmak, barış ve kardeşlik bağlarımızı koparmak için kılıktan kılığa giren hain terör örgütlerine karşı elbet güvenlik güçlerimiz gereken cevabı vermeye devam ediyor. Bu uğurda canlarını seve seve vermeye hazır vatan evlatlarına şükran borçluyuz. Bugün eğer ben bu yazıyı yazabiliyorsam, siz de okuyabiliyorsanız bunun tek nedeni işte bu evlatlarımızın vatan-bayrak nöbetidir.

Terörle mücadele noktasında gecesini gündüzüne katarak inanılmaz bir mücadele içinde olan İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu’yu asla es geçemem. Aldığı sorumluluğun hakkını en güzel şekilde veriyor. Gidin Hakkari’ye, gidin Muş’a, gidin Tunceli’ye, gidin Mardin’e hep aynı şeyi dinleyeceksiniz, aynı cevapları bulacaksınız. Hepsi Bakan Soylu’yu seviyor ve güveniyor ve de destekliyor. Türkiye’nin desteği arkasında...

Dağda verilen mücadeleyi tek başına yeterli görmeyen Bakan Soylu birbirinden önemli sosyal projelerle şehir merkezlerinde güveni ve huzuru sağlama noktasında emek sarf ediyor.

Bu emeği, bu samimiyeti, bu özverili hırsı görmemezlik doğru değil. Şahsi çıkarlarımız, şanımız şöhretimiz hepsini bir kenara koyalım. Ülke elden giderse zaten hiçbirinin bir anlamı kalmayacak.

Gelin ister sağdan bakalım ister soldan... İyi niyetimizi kaybetmeden terörle mücadele noktasında bu kadar önemli bir başarı yakaladığımız şu süreçte geri adım atmadan son altın vuruşu yapalım.

Terör belasından kurtulalım.

Dosta düşmana birlik ve beraberliğimizi gösterelim.