Çağımızda gelişen teknoloji sınır tanımıyor. Teknolojinin bu hızla gelişmesi, pozitif bilimlerin ışığında doğru düşünmenin eseridir. Dünyada ve ülkemizde sorun haline gelen olayların akıl ve doğru düşünme yöntemiyle kimse analizini yapmıyor. Medya her gün politikada ve normal yaşamda gelişen olaylar yumağını gözler önüne seriyor. Herkes olayların sonucu ile uğraşıyor. Ülkemizde hemen her gün inşaatlarda, madenlerde, trafik kazalarında ve terör olaylarında ölen yüzlerce insanımıza ağlıyoruz. Ancak bir kez daha ağlamamak için doğru düşünerek, insan haklarına uygun tedbirler alarak ve caydırıcı yasalar yaparak tedbir almayı beceremiyoruz.

Teknolojinin hava dalgalarını söze ve fotoğrafa çevirdiğini biliyoruz, ayrıca havayı yaşamak için soluduğumuzu da biliyoruz. Doğru düşünme yeteneği olanlar bu gerçekler ışığında havada ne kadar kötü fotoğrafın ne kadar kötü sözün dolaştığını anlar. Her soluk aldığımızda ve gözümüzü açtığımızda ne kadar iyinin ya da kötünün beynimize ulaştığının farkına varamayız. Ne yazık ki bu alanı da kimileri kendi çıkarları için kullanıp, yarattıkları sanal olaylarla insanları meşgul edip art niyetlerini gerçekleştiriyorlar. Yaratıcı düşünceye sahip olanlar sadece olayların sonucunu değil, onların arkasındaki fotoğrafı da görebilirler. Kimse olayların arkasındaki niyeti bilme zahmetine katlanmıyor. Böylece teslimiyetçi düzen kuruluyor. 

Günümüzde teknoloji iyi kullanılırsa insanları mutlu ve çağdaş yapar, kötüye kullanılırsa büyük sorunlar yaratır. Son zamanlarda görülen kimi olaylar herkesin başına gelebilir. Gizli kamera artık tarihe karıştı. Şimdi gizli yerlerde ışık ve hava dalgalarını yakalayan aletler yapılıyor, bunlar röntgen aleti gibi duvarların ötesini de görüyor. Hiç aklınıza gelmeyen bir yerde başınıza nelerin gelebileceğini düşünmek zorundasınız.            

Düşünün ki alışveriş yapmak için bir süper markete gittiniz, döner merdivenin hareketli korkuluğunu tutmak zorundasınız. Burada size iki tuzak kurulabileceğini hiç düşünmezsiniz. Arkanızdan gelen art niyetli bir kişi avucunda parmak izi kaydeden küçük bir aletle aynı korkuluğa tutar ve sizin parmak izinizi alabilir. Yine aynı yöntemle sizi suçlu yapan bir bilgiyi başparmak kemiğinize yazabilir. Umarım gelecekte günlük yaşamda bu aletler insanların faydalanacağı işlerde kullanılır. Ancak görünen o ki çıkarcıların yaldızlı sözlerine kolay inananlar daha çok sorun yaşayabilirler. Bu tuzaklara düşmemek, çağdaş düşünebilecek kadar donanımlı eğitim almaktan geçer. Pozitif bilimleri ve mantıktaki doğru düşünme kurallarını hiçe sayıp, mitoloji ezberleyenler çağın gerisinde kalır.