SON DAKİKA



SÖZ

10 Aralık 2017 Pazar - 09:11








İnsanın dilini kontrol etmesi çok önemli bir meseledir. Evet öyledir amma, gel gör ki, düşmanca kullanılan bir dil ne getirip ne götürüyor bunun muhasebesini yapan var mı? Öncelikle şunu söyleyelim ki, siyaset dilinin bir ölçüsü olmalıdır. Toplumumuzda da sıkça kullanılan “sivri dillilik” deyimi, emin olunuz ki, kimseye yarar sağlamıyor. Bunu kim yaparsa yapsın, bu doğru bir yol ya da yöntem değildir.

Değerli okuyucularımız, Tolstoy’dan bazı tespitleri sizlerin bilgilerinize sunuyorum: “Eğer düşünmeye vaktin varsa bir şeye başlamadan önce söyleyeceğin sözün değerinin olup olmadığını, söylenmesine değer mi, değmez mi, söylemek gerekli midir, değil midir, bir kimseye zarar verir mi vermez mi diye düşün, sonra söyle... Önce düşün sonra söyle ve (artık yeter) denilmeden önce dur... İnsan, söz söyleme yeteneği ile hayvandan üstündür, fakat ağzına geleni söyleyerek gevezelik ederse hayvandan aşağı olur... İnsanlar nasıl konuşulması gerektiğinin dersini alırlar ama en büyük ilim; nasıl ve ne zaman susulması gerektiğini bilmektir... Konuştuğun zaman sözün susmaktan daha değerli ve yüce olmalıdır...”

Hepimizin de bildiği üzere insanı diğer canlılardan ayıran en önemli özelliklerden birisi konuşma yeteneğidir. Dil, Allah’ın kullarına lütfettiği en büyük nimetlerdendir. Kendisi insanın vücudunda  az bir yer kaplıyor olsa da, işlevi yönüyle sahibini kurtuluşa ya da felakete götürebilmektedir. Bu yönüyle dil, kimi zaman su olup yürekleri ferahlatabilmekte, kimi zaman da ateş olup gönülleri yakabilmektedir. Bilinmelidir ki; insanın dilini iyi ve güzel yerlerde kullanması lehine, kötü ve çirkin yerlerde kullanması da aleyhine olmaktadır...

Gazi Mustafa Kemal’in önderliğinde, dedelerimizin kanıyla yoğrulmuş olan bu topraklar üzerinde yaşayan, ülkesini ve milletini seven hiçbir vatandaşımız, hiçbir siyesetçi, hangi hal ve ahvalde olursa olsun ulusal konularda dilini karşı tarafın safındaymış gibi kullanamaz. Bir yandan FetöPkk ve diğer terör örgütleri, bir yandan başta ABD olmak üzere bazı ecnebi devletlerinin ülkemizi bölme ve parçalama, güçsüz hale getirme, aşağılama, itibarsızlaştırma girişimlerinin yaşandığı bu zamanda, gerekli tepkiyi göstermeyip, adeta onların safında konumlanma görüntüsü vermek... Allah aşkına, ne uğruna? Lütfen bir kez daha dikkat edelim ki; üzerinde doğup büyüdüğümüz, alışkanlıklarımızın, anılarımızın, gelenek ve göreneklerimizin beşiği olan bu vatan topraklarımız en değerli, en aziz varlığımızdır. Özellikle ulusal konularda birbirimizle birleşmeyi, kaynaşmayı, özgürlük denen o doyumsuz hazzı vatan topraklarında öğreniriz. Bir gün bu kutsal varlığımızın özü olan topraklarımız tehlikeye düşerse, bütün varlığımızla acıların en koyusunu birlikte çeker ve onu korumak için canımızdan, varlığımızdan, sevdiğimiz her şeyden vazgeçeriz. Vatanın kurtuluşu topyekün bir ideal haline gelir ve gelmelidir de... Bugün işte o gündür...

Beğendim
0
Sevdim
0
Beğenmedim
0
Üzgün
0
İnanılmaz
0

VİDEO

SON DAKİKA

ÇOK OKUNANLAR

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap