Batı, bize neden husumet besler? Kendini beğenmiş bazı Batı ülkeleri ki, (bunları hemen hepimiz biliyoruz) bizi, her halükarda kontrol altına almak ve kendi düşüncelerini, inaçlarını bize empoze etmek için her yolu deniyorlar. Her işimize karışmak gibi bir alışkanlıkları olduğunu hep görmüşüzdür.

Şu anda ülkemiz bir seçim sürecine girmiş bulunuyor. Bizim seçim yarışımıza dışarıdan müdahale etmeye çalışan elleri, açık ve seçik olarak görüyoruz, sanki onlar da seçime katılıyor sanırsınız. Gerçi aslına bakarsanız doğrudan ya da dolaylı olarak katılıyorlar, zira bu durum bir gerçek olarak ortada zaten. Bu konudaki açık örneklerden bazıları şöyle: Örneğin Almanya; bu seçimlerle o kadar ilgileniyor ki, sormayın. Özellikle bazı partilerimizin (muhalefetin) adaylarını ballandıra ballandıra anlatması, bu işlerle çok ilgilenmesi ve oradaki vatandaşlarımızla bir araya gelinmesini tek taraflı olarak engellemeye çalışması… İngiltere boş durur mu? O da çatı aday ve tek tek aday konusunda akıl hocalığı yapmayı üstlenmiş… Amerika (ABD) ve Fransa’ya gelince, onlar zaten balıklama atladılar seçimimize… HDP’yi parlatmaya çalışıp diğerleriyle işbirliği yapmaya uğraşmaları, planın başka bir parçası olsa gerek…

Bütün bunlar niye? Çünkü birkaç yıldan bu yana devam eden ve özellikle de son yıllarda daha çok üzerinde durulan “Bağımsız, kendi kendine yeten, kendi güvenliği ve de kendi varlığını kendi vereceği kararlarla hayata geçirmeye çalışan Türkiye”ye karşı, hem seçimler süresince hem de seçimlerden sonrası için geniş ve kapsamlı bir cephe hayali ve bu hayalin içinde olanları motive etmek… Argo bir kelime ile tam da zurnanın zırt dediği püf noktası da burası… Açıkça görülüyor ki, burada tek amaç mevcut Cumhurbaşkanı’nı (Erdoğan’ı) devirmek… Onlar için gerisi kolay, eskiye dönmenin yolunu çok daha kolay bulama hayali… Aslında zihinlerinin arkasındaki hedef, bağımsız bir Türkiye’nin tekrar bağımlı hale getirilmesi. Bunların dümen suyunda sürüklenen bir Türkiye. Kendi makinesini çalıştırıp enginlere açılan bir Türkiye’nin önünü kesmek için her türlü oyunu oynamak.

Lütfen salimen bir düşünelim… Seçimler bizim, size ne oluyor? Siz neden tarafgir davranıyorsunuz, bırakın tarafsızlığı neden düşmanca davranıyorsunuz, neden? Hem öyle bir tarafgirlik ki… Neden? İstiyorlar ki, her türlü silahı kendilerinden alalım. Aldığımız silahları kullanmaya kalktığımızda, geçmişte örneklerini gördüğümüz gibi “benim verdiğim silah ve mühimmatı benim iznim olmadan kullanamazsın” diyerek bize boyun eğdirsinler. Oyun o kadar büyük ki… Bu oyunun içinde olanlar, maalesef bunun bal gibi böyle olduğunu biliyorlar.