Kişisel,zümresel yahut partisel (yani politik) çıkarlarımızı her şeyin üstünde tutarak; hırsızı, arsızı, katili, soyguncuyu ve en can alıcısı olan darbeciyi yani meşru idareyi, gayrimeşru yollarla alaşağı edenleri, yahut etmeye yeltenenleri, özellikle bize yararı dokunacak, bizi bir yerlere taşır hevesiyle hoş bakmasak bile hor da bakmamayı yeğlemek, millete ve devlete yanlış yapmak olur ki, ötesini düşünmek dahi istemiyoruz…

Lütfen hatırlayınız; 17-25 Aralık ve ABD'deki Rıza Sarraf davası… Oğuz boyundan gelen soyumuz ve tarihsel gelişim içinde bu noktaya gelen bu güzel ülkemize yönelik bir siyasi operasyon şeklinde planlandı. Burada asıl amacın, bir yargı darbesiyle meşru iktidarı devirmek ve Fetö'nün hakim olacağı ve de ABD'nin istediği şekilde bağımlı hale getirebilmek olduğu aşıkardı.

Bu durumu bile bile, kin ve nefret hırsıyla Fetö'nün yasadışı, uydurduğu belge ve bilgileri, gerçekmiş gibi her platformda siyasi malzeme olarak kullanma yolunu yeğlemek, siyaset üretememenin, siyasi acizliğin bir yansıması olsa gerektir.

Evet, değerli okuyucularımız; doğal olarak insan hep kendi çokarını düşünme eğiliminde olmuştur. Kendisine kötülük etmeyen,ya da bir zararı dokunmayanları genellikle iyi ve olumlu kişiler olarak değerlendirir. Maalesef kimi zaman onları över, yüceltirler bile… Oysaki bize kötülük etmeyen ama yakınlarımıza, dostlarımıza zararı dokunan, onları rahatsız ve tedirgin edenler vardır çevremizde. Onların sakıncalı, yanlış, zararlı davranışlarını; bize yapılmadı diye alkışlarsak, insancıl değerlerden yoksun olduğumuzu göstermiş olmaz mıyız? Kendisini sokmadı diye yılanı bile alkışlayacak bir ahlak bataklığına saplananlar; eninde sonunda bencilliklerinin, çekememezlikliklerinin, hırslarının cezasını ağır biçimde çekerler…

Bir kere daha belirtelim ki, (Bu millet, tarihini iftiharla doldurmuş bir millettir.) Bu cümlenin anlamı ışığında, bugün karşı karşıya olduğumuz şu durumda, özellikle ulusal konularda herkes, iktidarı ve muhalefetiyle birlik olduğunu cümle aleme göstermelidir. Ve!... "Derse desin bana soysuz koyun/ Oğuz’dan gelir benim soyum…" Böyle asil bir soydan gelen ve dünya tarihine altın harflerle kazılan örnek bir milletin evlatları olduğumuzu asla unutmamalıyız. Ve!... “Kurunun yanında yaş da yanıyor/Bırak sakal, bıyığı kaş da yanıyor/O koltuk sevdanız yüzünden/Poponun yanında baş da yanıyor…” Değerli okuyucularımızın yorumlarına sunuyoruz.