■ Kafamızı biraz kaldıralım.

Şöyle etrafımıza bir bakalım.

Nerede ne var?

Nerede ne yapılıyor?

İstihdam yaratan firmalar hangileri? Trabzon’un ekonomik yapısı nedir? Trabzon ekonomik anlamda fakirleşiyor mu? Kimler Trabzon’un kaymağını yiyor?

Hangi firmalar Trabzon’dan kazandıkları parayı merkezlerine çekiyor?
Falan filan...

Dün kafamı şöyle bir kaldırayım dedim, oooo neler gördüm neler.

Tabii bu sadece benim gördüklerim. Ekonomisi küçük Trabzonumun büyük firmaları(!) maalesef kazandıkları paraları apar topar genel merkezlerine gönderiyorlar.

Eee ondan sonra da Trabzon ekonomik olarak niye zayıf diye boş yere dövünüp duruyoruz.

Kimse kimseyi kandırmasın, gerçek açık seçik ortada, kendi esnafımıza küçük büyük fark etmez, kendi yatırımcımıza sahip çıkmadığmız sürece bu böyle devam eder.

Ve her geçen gün daha fakirleriz.

BAKKALIM AŞ

■ Hani kafayı taktık ya bu konuya. Biraz daha araştırayım dedim neyin ne olduğunu...

Aklıma ilk gelen marketler zinciri oldu.

Mübarekler öyle ürediler ki...

Girmedik yer bırakmadılar.

Onlar için meydanlar, caddeler AVM’ler yetmedi.

Gözlerini bizim bakkalların olduğu mahallelere diktiler.

Söz konusu bu zincirbozan(!) marketler olunca bunların karşılığıdır diyerek bizim Bakkal AŞ’nin kapısını çaldım.

Of anam of!

Bakkalım A.Ş Başkanı Mehmet Tayfun Ataman konuyla ilgili konuştukça ben açlığımı unuttum, bir şey atlamayayım diye çayımı bile yudumlayamadım.

Ataman, mahalle bakkallarında satılan ürünlerin, devasa marketlerde satılan ürünlerden hiçbir zaman fiyat olarak pahalı olmadığını, bilakis büyük marketlerde bulunmayan ürünlerin, mahalle bakkallarında bulunduğunu, bunun sadece psikolojik bir algı olduğunu söylerken, ağzından çıkan her sözün altına imzamı attım.

Sahi bizi bu marketler zincirine çeken ne?

Veya sihir nedir?

Fiyatlar aynı, kalite bakkallarımızda daha iyi.

Eeee?

BÜYÜK KÜÇÜĞÜ BOĞUYOR

■ Bir gerçek var, o da asla göz ardı edilmemeli, bakkallarımızın bu büyük firmalarla mücadele etmesi oldukça zor.

Onlar kepçeyle (gerçi kepçe de kazanımları için az kalır), bizim bakkallar ise çay kaşığı ile kazanıyor.

Nasıl rekabet etsinler? Nasıl yarışsınlar? Buna rağmen kalitede onlardan aşağı değiller, hatta fazlalıkları var.

Bana göre tek kusurları göze hitap edememeleridir. Onu da her geçen gün yıkmaya çalışıyorlar. Bu konuda epey mesafe almışlar.

Artık bakkallarımızın rafları daha derli toplu, hijyen eskiye göre daha ön planda tutuluyor.

Zamanla her şeyin müthiş olacağına inanıyorum. Çünkü o enerjiyi aldık başkan Ataman’dan. Konular üzerinde titizlikle çalışıyorlar.

KAZANÇ TRABZON’DA

■ Gelelim bu konuda sadede. Bakkalımız, yani bizim bakkalımız, bizim özümüz, bizim kendi sözümüz, bizim kendi uşağımız... Bakkalından kazandığını yine bu şehirde harcıyor. Kazancıyla giyimini kuşamını yine bizim esnafımızdan alıyor. Kısacası kazandıkları para yine Trabzon’da kalıyor. Yine Trabzon esnafı kazanıyor.

O nedenle diyorum ki, ne olursa olsun alışverişinizi, mutlaka mahalle bakkalınızdan yapın. Ben öyle yapıyorum.

Sakın sizleri şaşaalı, ihtişamlı raflar aldatmasın.

Ayağınızı bakkalınıza alıştırın, o bakkalınızın sıcak muhabbetini bir alın, bakın bakalım bana hak vermeyecek misiniz?

Bu konuda son sözüm:

Trabzon büyük firmalara teslim olmuş. Kendi esnafımız can çekişir duruma gelmiş.

Trabzon’da kazanılan para her geçen gün dışarı çıkıyor, şehrimiz gittikçe fakirleşiyor.

Hadi bu yanlışlardan bir dönelim. Artık zamanı değil mi?

HAYIRLI OLSUN
■ Erken seçim bekleniyordu ama bu kadar kısa sürede olacağını kimse tahmin etmiyordu.

Tarih konusunda herkes ters köşe oldu.

Buna partililer de dahil.

Sonuçta erken seçim kararı alındı.

Ülkemize ve milletimize hayırlı olsun.

Her şeyin kardeşlik, barış içerisinde geçmesini ve yaşanmasını diliyorum.

Bir ülkemiz var.

Gidecek hiçbir yerimizin olmadığını bu vatanı seven herkes biliyor.

Kırmadan dökmeden sürecin yaşanması en büyük dileğimiz. Tabii burada siyasilere önemli görevler düşmekte. Onların da gereğini yapacaklarına inanıyorum.

MİLLİ İRADE TECELLİ ETMELİ

Bütün gözler, kulaklar İYİ Parti’nin seçime katılıp katılmayacağında.

Verilecek karar bekleniyor.

Eğer milli iradeden bahseliyorsa... Eğer sandıktan çıkacak sonuca herkes saygı duyacaksa... Milli iradenin sandığa yansıması için İYİ Parti mutlaka seçimde olmalıdır diye düşünüyorum.

Aksi takdirde sandıktan ne çıkarsa çıksın, her şey tartışmaya açık olacaktır.

Bu konuda herkesin sağduyulu olması gerekmektedir. En önemlisi, vicdanları rahatlatacak kararın çıkması beklenmektedir