Yaşadığı şehri seven herkes gibi biz de Rize'nin sokaklarında gezerken nerede ne oluyor, ne açıldı ne kapandı, projeler ne durumda diye gözlemliyoruz. Elbette kendimizce eleştiriler getiriyor,  beğendiklerimizden de övgüyle söz ediyoruz. Farklı şehirlerdeki aynı projeleri kıyaslayarak değerlendirmeler yapıyoruz.

Gidip görmezseniz, gözlemlemezseniz, aslını astarını öğrenmezseniz doğru bir fikir edinemezsiniz. Bizim bölgemizde maalesef fikir sahibi olmadan söz sahibi olmak gibi bir sıkıntı var!

Dost meclisinde birisinden bir şey duyup akşama kadar o bilgiyi satıp duruyoruz. Zahmet edip işin iç yüzünü öğrenme ihtiyacı duymuyoruz.

Haliyle bu durum yerel yöneticileri olumsuz etkiliyor. Siz iyi niyetle bir hizmet sunma gayreti içindeyken, bütün işi kışkırmak ve kışkırtmak olan bir güruh dedikodu kazanını çoktan kaynatmış.

Elbette eleştireceğiz; makul mantıklı fikirlerimizi sunmaktan çekinmeyeceğiz. Ama doğru bilgiler ışığında fikir üretmeliyiz. Dedikodu ve kısır çekişmeler bizi bir adım öteye götürmez.

Ben kişisel olarak havaalanı dışında Rize'de denizi doldurarak yapılacak hiçbir projeyi desteklemiyorum. Gerekçem güvenlik. Alışveriş merkezinin şehrin merkezi sayılabilecek yerleşim alanının içerisinde yapılmasını da doğru bulmuyorum. Gerekçem; dar bir alana sıkışmış şehir merkezini daha da boğmanın anlamsızlığı. Doğuya ya da batıya yayılmanın şehri rahatlatacağını düşünüyorum

Fikirlerimizi ve eleştirilerimizi gerekçeleriyle beraber dile getirmek bir vatandaş olarak en tabii hakkımız. Hatta bir memleketin gelişmesine etki eden en temel faktördür eleştiri.

Ama asla iftira etmek, kara çalmak olmamalı bu.

''Efendim, ben falanca yöneticiden hiç haz etmiyorum, dolayısıyla da yaptığı hiçbir icraatı beğenmiyorum'' demek ne kadar yanlışsa o yöneticiyi seviyorum diye hiç eleştirmemek de o kadar yanlış bence.

Doğru ve tutarlı olmak şart. Mesnetsiz iddia ve eleştiri kuru gürültüden öteye gitmez. Memleketin kuru gürültülerle kaybedecek zamanı yok...

"Vatansever olmak taş üstüne taş koymaktır" diyerek iyi hafta sonları diliyorum.