YSK “ipe un serince” CHP ve İYİ Parti hazırladığı B planını devreye soktu. Bu plan son dakika hazırlanmadı. Dakika dakika Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) vereceği karar beklendi ve izlendi. Seçimin 60 güne sığdırılması YSK’nın ağırdan alması sebebiyle hazırlanan B planı, kimsenin beklemediği bir anda pazar günü devreye sokuldu.

B planının devreye sokulması ile CHP ülke gündemini belirledi. Gündem sadece Cumhurbaşkanlığı seçimi değil. Gündem Türkiye’nin yaşadığı çıkmazları el ele vererek çözme isteğidir.

Ankara’da muhalif kanat koalisyonu içerisinde yer alan CHP, İYİ Parti ve Saadet Partisi simülasyonlar üzerinden koalisyon değerlendirmeleri yapıyor. Bu değerlendirmeler Cumhurbaşkanı adaylığından ziyade şu sıralar parlamentoda çoğunluğu nasıl alırız aşamasına kadar geldi.

Cumhurbaşkanı isimleri üzerinde yapılan görüşmeler tamamlandı. CHP de Cumhurbaşkanı adayını belirledi. İlan etmek için iş birliği yapacak partiler arasındaki uyum ve iş birliği görüşmelerinin tamamlanması bekleniyor. Zira adaylar ilan edildikten sonra hedef tamamen seçim odaklı çalışılmak.

CHP’de bilgi kaynaklarına yaklaştığımızda malum isimlerin tümü geçiyor, gelen bilgiler bir türlü berraklaşmıyor. Anlaşılan adayı televizyondan son dakika bilgisi olarak öğreneceğiz. Siz bu yazıyı okurken belki de isim yayımlanmış olacak. Şu kadar ilave edelim, Kemal Kılıçdaroğlu etrafına cumhurbaşkanı adayının ekonomist olacağını söyledi.

Ancak hemen diğer sağlam bilgi ekonomist olmayan bir ismi veriyor.

Adaylar belirlendiğine göre bundan sonrası ne olur? AK Partililer yaptığımız görüşmede tabi olarak icraatlarını savunuyorlar. Ancak özel sohbetlerde tek taraflı adalet sisteminden memnun olmadıklarını söylüyorlar.

Trabzon’da AK Partililerden ilk defa hayat pahalılığı şikayetlerini duydum. Ücretli çalışanlar gıda enflasyonundan şikayetçi olurken, esnaflar malı satıp yerine yenisini her aldıklarında malın üzerine ciddi fiyat farkı geldiğini ve tahsilat yapamadıklarını söylediler. Oysa AK Parti şimdiye dek ekonomi avantajı ile seçimlere girdi.

Ekonomideki hayat pahalılığının sandığa ne kadar yansıyacağını 24 Haziran gecesi birlikte göreceğiz. Dünya tarihinde halkın filesi ve pazar yeri, seçim sonuçlarını hatta kralların geleceğini belirlemiştir.

Seçim biliminde altın kural hiç değişmiyor. Seçimi kazanmak için halka güven veren liderler şart. Pazar yerinde “fileyi daha ucuza dolduracağına” inandıran ve halka güven veren seçimde gene galip gelecek.