SON DAKİKA



Haber > Köşe Yazıları > Geleceğimiz kayboluyor

Geleceğimiz kayboluyor

24 Şubat 2018 Cumartesi - 07:00








Ortahisar Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç’in geçtiğimiz hafta kadın dernekleri ile yaptığı toplantıda dernek başkanlarını dinlerken birçok defa hayrete düştüm. Küçük Yaştaki Çocukları Koruma Derneği Başkanını dinlerken tüylerim diken diken oldu. Hayretler içerisine düştüm. Utandım, nereye gidiyoruz dedim. Peki bize ne oldu? Nereye koşuyoruz? Çocuklarımız, gençlerimiz kimlerin yönlendirmesi ile yaşıyorlar? Gelin bir tespit yapalım. Devletin en küçük nüvesi olan ailede genelde saygı-sevgi yok. Küçük-büyük belli değil. Çocuklar kimi zaman anneye “cadaloz”, babaya ise “hortlak” diye hitap ediyor. Kimse kimseye bir söz söyleyemiyor. Herkes kendini haklı görüyor. Bu, eğitim meselesidir. Eğitim ailede başlar, okulda gelişir, çevrede olgunlaşır. Bu nedenle bu üçgen çocukların hayatta iyi bir insan olması için çok önemlidir.

ÇOCUKLAR MAFYAYA ÖZENİYOR

Toplum ise ahlaki değerlerin tahrip edilmesine seyirci kalmış, "bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın” zihniyeti en yüksek seviyede. Bunların sonucu okul, aile ve çevre üçgeninde şiddet giderek tırmanmakta ve ülkemizde madde ve alkol bağımlılığı giderek artmaktadır. Televizyonlarda oynayan diziler toplumumuzun ahlak ve manevi değerlerini tahrip etmektedir. Gençlerimize kötü alışkanlıkları özendiren bu TV dizileri tembelliği, miskinliği, üretmeden tüketmeyi ve zamanlarını boşa geçirme alışkanlıkları edindirmektedir. Özellikle de medyada, 10-13 ve hatta 3 yaşındaki kız çocuklarının tecavüze ve tacize uğradıklarını içeren haberlerin yer alması ahlaki tahribatın boyutlarını bütün çıplaklığıyla gözler önüne sermektedir. Aileler dağılıyor. Çocuklar suç makinesi haline geliyor. Esrar ve eroin gibi maddeler peynir-ekmek gibi sokaklarda satılıyor. Uyuşturucu, ilköğretim okullarına kadar inmiş durumda. Dolandırıcı, hırsız şebekeleri ve tefeciler cirit atıyor. Lise çağında gençlerin mafya liderlerine özenmesine ne demeli? Toplumda büyüklere saygı, küçüklere sevgi yok. Çocuklar aile büyüklerinden, okulda öğretmenlerden, çevrede akrabalardan, büyüklerden, polisten hiç çekinmiyor, etkilenmiyor. Bu da küçük kim büyük kim sorusunu akıllara getiriyor. Zamanı bile tersine çevirdik. Gündüzleri uyuyor, geceleri kıymetli vaktimizi televizyonun başında geçiriyoruz.

ÇOCUĞUMUZ NELER YAPIYOR BİLİYOR MUYUZ?

Binalar yükseldikçe insanlar alçalıyor. İnsanlık büyük yalnızlığa ve ferdiyetçiliğe sürükleniyor. Çoklu hayatlar, tekli hayatlara dönüştürülüyor. Küçüğü, büyüğü asabileşiyor, sevgi ve hoşgörüden uzaklaşıyor. Nefreti ellerimizle besliyor, besili bir düşman haline getirip sevginin karşısına dikiyoruz. Çocuklarınızın gözlerine bakın. Huzur, mutluluk, heyecan, umut, güven, sevgi ve saygı görebiliyor musunuz? Çocuğun eline para vermekle, altına bisiklet almakla olmuyor. Onunla bir arkadaş olmak ve onunla sorunlarını dinlemek lazım. Sorunlu çocuklar bizim çocuklarımız, bunlara sahip çıkmalıyız. Benim çocuğum yapmaz demeyin! Çocuklarınızı takip edin, arkadaşlarını tanıyın. Gerekirse arkadaşlarını kendiniz seçin. 10-13 yaşlarındaki çocukların sokaklarda yoğun bir şekilde sigara içtiklerini görüyorum. Aileleri bu çocukların sigara içmelerine izin mi veriyorlar, yoksa haberleri yok mu? Haberlerinin olmaması imkânsız. Bu çocuklar bu sigaraları kimden veya kimlerden alıyorlar? Sigara paralarını nereden ve nasıl buluyorlar? Zaman zaman büyüklerden sigara isteyen çocuklar görüyorum. Bu çocuklar bizim, ey anne babalar, çocuklarınızı takip edin. Aslında bizim kültürümüzde vardır. Çocuğun her dediği yapılmaz. Çocuğun birilerinden korkması gerekir. Evde anne-babadan, okulda öğretmenden, çevrede polisten... Bu saygıya dayalı korkudur. Bu çocukların vebali kimlerin üzerindedir?


Anne ve babasının sahip çıkamadığı çocuğa, öğretmen ve polis ne yapsın? Öğretmenin bırakın bir öğrenciyi azarlamayı sözlü uyarsa bile veli, “Benim çocuğumu azarlayamazsın” derse, polisin azarladığı gencin babası, “Benim çocuğuma laf söyleyemezsin" derse, komşunun uyardığı çocuğa onun annesi veya babası benim derse, o toplumda asayiş ve güven nasıl sağlanır?

Toplumun kabul etmediği birtakım davranışları birilerinin ikaz etmesi bir yurttaşlık görevi değil de nedir?

 

Beğendim
0
Sevdim
0
Beğenmedim
0
Üzgün
0
İnanılmaz
0

VİDEO

SON DAKİKA

ÇOK OKUNANLAR

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap