Yeni fındık sezonuna daha altı ay kala bu günlerde fındık en keskin düşüşlerini yaşıyor. Sezon başındaki hareketlilik olmasa da üreticinin elinde muhtemel sanayi ve tüccara göre daha az fındık var. Geçmişte devlet ya da Fiskobirlik tarafından stoklanan fındık bu yıl sanayi ve tüccar tarafından daha yoğun depolarına konuldu. Ülkemizdeki sezon öncesi yüksek fiyat düşüncesinden dolayı satış fiyatlarının çok da karlı olmadığı bir ortamda fındık alıcıları satışlarını daha çok Gürcü, Azeri ve İtalyan fındıklarına yönelerek birçoğu satışlarını kapattı ancak o ülkelerdeki fiyatlar da yükseliş gösterince tekrar ülkemizden alımlarına devam edildi. Son günlerde ülkemizdeki ekonomik döviz parametreleri her ne kadar yükseliş gösterse de bu yükseliş fındıkta olmadı. Birçok tarımsal üründe döviz artışı karşısında yükseliş gösterse de fındıkta olmadı. Geçmiş yıllara göre doların her artışı fındık piyasasında yansımasını hemen gösterirken bu yıl bu yansıma fındıkta olmadı. Bu yılki sezonda fındık üreticisinden ağustos ayında ortalama % 50 randımanlı fındıkta, 6.80 TL'ye alımlar yapılırken bu rakamlar eylül sonuna doğru düştü. Şimdilerde ise % 50 randımanlı fındık ortalama 6.20.- TL'ye Ordu bölgesinde işlem görmekte. Bazı kesimlerde bu rakamların daha da düşeceği öngörüsü hakim olsa da birçoğu yeni sezon öncesi fındık bahçelerindeki gelişmeleri bekliyor. Bunların yanında bir kesim fındık tüccarı fındık fiyatlarının artış göstereceğinden umutlu. Şubat-mart ayındaki iklim beklentileri ile yüksek rekolte beklentilerinden dolayı önümüzdeki aylarda fındıktaki düşüşün kaçınılmaz olacağına dair izlenimler var. Yeni fındık sezonuna daha altı ay kala fındıkta taleplerin devam edeceği ve şubat sonu gibi şimdiki fiyatların da üzerinde olacağı beklentimiz devam ediyor.  Her ne kadar fındık piyasası tamamen finansal desteği daha güçlü firmaların elinde olsa da ya da devlet tarafından sözde serbest piyasa adı altında kaderine terk edilmiş olsa da, yeni sezon öncesi üretici sahipsiz ve endişeli kalsa da ülkedeki seçimlerin yoğun olduğu bir dönemde özellikle döviz artışlarını ve tarımsal ürünlerdeki artışlarını, küresel iklim değişikliklerini göz önüne koyarsak fındık fiyatlarındaki artış kaçınılmaz gibi duruyor. Serbest piyasa anlayışının gerçekte altyapısı sağlam olmadığı fındık piyasası için söylenecek tek şey ise, geçmişte fındık piyasasında regülatör görevi yapacak bir kurumun kalmaması fındık fiyatının yükselmesinin zor olacağı endişelerini sürdürmekte olduğunu bu yıl da göstermiştir. Fındık piyasasındaki keskin çıkış ve düşüşlere müdahale edecek bir kurumun olmaması, her iki kesimin de büyük zararlara maruz bırakılması istikrarsız, belirsiz bir fındık piyasası olmasına sebep oluyor. Kısacası ülke sorunlarının yoğun olduğu, her gün ülke gündeminin değiştiği bir ortamda diğer tarım ürünleri gibi fındık da kaderine terk edilmiş durumda.