Mete Han’ın M.Ö 209 yılında “onlu sistemi” kurması ile temelleri atılan Türk Ordusu, asırlarca büyük Türk milletinin “istiklal ve hürriyetinin” teminatı olagelmiÅŸtir. “Her Türk asker doÄŸar” sözü ile milleti ile bütünleÅŸip, dünya da; 22 milyon kilometrekare kara ve 80 milyon kilometrekare deniz sahasında atlarının nal izleri, gemilerinin levent sesleri yankılanan baÅŸka bir ordu yoktur. Milletinin en buhranlı dönemlerinde her zaman onun kurtarıcısı olan, milleti ile kemikle et gibi bütünleÅŸen Türk Silahlı Kuvvetleri, zaman zaman da, düÅŸmanlarının hain pusu ve ihanetleri ile de karşı karşıya kalmıştır! 15 Temmuz öncesi ve 15 Temmuz gecesinde; ordumuzu kendi hain emellerine alet etmek isteyen, din kılıklı hainler olmuÅŸtur! OrtadoÄŸu’da “at oynatmak isteyenler” çok iyi bilmektedirler ki; güçlü bir Türk ordusu olduÄŸu müddetçe buna imkân yoktur. Bu kötü niyetlerini gerçekleÅŸtirmek için iÅŸe, Türk ordusuna pusu kurmakla baÅŸladılar. ÇeÅŸitli bahaneler ile TSK’nın “kozmik odasına” girerek onun 2200 yıllık sırlarını çaldılar. Vatansever subaylarını en seviyesiz ÅŸekilde suçlayarak, iftira ve yalanlar ile küçük düÅŸürdüler! Ordunun baÅŸkomutanını tutukladılar! Ordunun, dünyada emsali görülmemiÅŸ baÅŸarılarla dolu terörle mücadelesini sekteye uÄŸratmaya çalıştılar! Mensuplarını türlü hile ve yalanlarla kandırarak elde etmeye çalıştılar! Bütün bu ihanetlerinin olgunlaÅŸma testi olarak 15 Temmuz'da bir ÅŸekilde kandırdıkları ile ÅŸerefli Türk ordusunun milletinin karşısına dikmeye çalıştılar! Ama olmadı! Bütün bu hazırlık ve ihanetleri Türk ordusu, her zaman korumakla mükellef olduÄŸu milletinin yardımı ile, kısa bir sarsıntı geçirdikten sonra atlattı ve hemen toparlandı. Dünyada hiçbir ordu, Türk Silahlı Kuvvetlerine karşı yapılan ihanet hamleleri sonrası ayakta kalamazdı. Ancak bu ihanet ÅŸokunu kısa sürede atlatan TSK hemen “Sınır ötesi harekâta” katılarak, ne kadar büyük bir ordu olduÄŸunu bütün dünyaya göstermiÅŸtir. Ordumuza “kumpas kuranlar” onun saÄŸladığı, “huzur ve güven ortamını” alabildiÄŸine suiistimal ederek onu yok edip, vatanımız üzerindeki karanlık emellerini gerçekleÅŸtirmek istediler. Ancak baÅŸarılı olamadılar ve de olamayacaklardır. Kim ne derse desin “Ordu-Millet” bütünlüÄŸünün sembolü olan TSK var oldukça, bu vatan ve de millet var olacaktır.
Tarihte, 16 imparatorluk ve 123 devlet kuran Türk milleti bu gücünü ve varlığını elbette ki, kendi öz evlatlarından meydana gelen "Türk ordusundan” almaktadır. Tarihin çeÅŸitli dönemlerinde Anadolu coÄŸrafyasında birçok devlet ve medeniyet kurulmuÅŸ ancak hiç birisi Türk milleti gibi bu coÄŸrafya da kalıcı olamamışlardır! Çünkü bu coÄŸrafyada kalıcı olabilmek ancak güçlü ordular ile mümkün olabilmektedir. Küt’ül Amare'de, Kanal Cephesinde, Filistin'de, Çanakkale'de, Galiçya'da hep bu ordu vardı. DoÄŸu cephesinde, batı cephesinde, Büyük Taarruz'da hep bu ordu vardı. Peygamberimizin övdüÄŸü bir milletin ordusu bu orduydu! Atatürk’ün baÅŸkomutanlık yaptığı ordu bu ordu idi.
Dünyadaki terör hareketlerine karşı, düzenli ordu olarak Türk Silahlı Kuvvetleri kadar baÅŸarı elde etmiÅŸ baÅŸka bir ordu gösterilemez! Ordumuzun bu baÅŸarısında hem tarihi genlerinin ve de hem de milletinin ona gözü gibi bakmasının rolü büyüktür. Bugün OrtadoÄŸu’da her istediÄŸini istedikleri gibi yapabileceklerini zannedip, önce ferman yazıp sonra vazgeçmek zorunda kalanlar, artık Türk ordusunun caydırıcı gücünü görmüÅŸlerdir. Dünyada “Ordu-Millet” özelliÄŸinde olan baÅŸkaca bir ordunun olmadığını anlamışlardır. Bizler hepimiz bu ÅŸerefli ordunun gönüllü neferleriyiz! İşte dünyanın en büyük ordusu bundan dolayı Türk ordusudur.
Böyle bir orduyu hiçbir gücün maÄŸlup edemeyeceÄŸine tarih ÅŸahittir.