Sağlıklı yaşam için, beslenme ve sporun önemi çok önceden beri bilinmektedir. Bilim adamları sağlıklı yaşamın temel ilkesini şöyle açıklamaktadırlar: Sağlıklı yaşam, bireyin beden yapısı (katılım) ve çeşitli resimlerin etkilerini bilinmesini gerekli kılmaktadır.

Beslenme tek başına sağlıklı yaşam için yeterli değildir. Beslenmenin  yanında egzersiz de çok önem arz  eder. Organizmayı zinde tutmak ve  sağlıklı kılmak için, spor yapma zorunluluğu ortaya çıkmaktadır. Fiziksel hareket ya da egzersiz, sağlıkla ve performansla ilgili olmak üzere iki amaca yöneliktir.

Bunlar;

a) Sağlıkla ilgili egzersizler, bütün vücut fonksiyonlarının ahenk içinde çalışmasını amaçlar.

b) Performansla ilgili egzersizler ise, kasların daha hızlı, güçlü ve dengeli hareket etmesi, dolayısıyla sporla alakalı yeteneklerin gelişmesini yeğler. Çoğu kişiler için beslenme ve sporun birinci amacı, sağlığı korumak ve de vücudu geliştirmektir. Sporcular ise sağlıklarını korumak ve vücudu geliştirmenin yanı sıra performanslarını artırmaya yönelik egzersizler de yapmak zorundadırlar.

Düzenli egzersiz ve dengeli beslenebilmemiz için, bir disiplin içinde egzersiz yaparak, kas gücünü, dayanıklılığını esnekliği (elastikiyet) ve koordinasyonu sağlamak amaçlanmaktadır.

Düzenli egzersizin birçok yararının yanında, kardiyovasküller uyumu sağladığı gibi, kilo almayı da önler. Tıp otoritelerinin salık verdiklerine göre, yetişkinlikte ve yaşlılıkta oluşabilecek kemik bozuklukları ve kronik hastalıklara, örneğin; diyabet, yüksek tansiyon, kronik kalp hastalıkları ve bazı kanser türleri vb. hastalıkları önler.

Ayrıca, düzenli spor, stresin azalmasına yardımcı olduğu gibi, kişilerin  kendilerine olan güvenin artması yanında, çevresi ve arkadaşları ile uyumu, ruhsal sağlıklarını da düzenli ve dengeli hale getirir. Kalkınmış ülkelere baktığımızda, sağlıklı beslenme ve düzenli spor yapmaya yönelik   kampanyalar düzenleniyor. Yoğun bir biçimde sağlıklı nesiller yetişmesi için azami gayret göstermektedirler. Ayrıca sporu devlet politikası haline  getirmişlerdir.

Beslenme uzmanları tarafından genç nesillere günde 3 bardak süt tavsiye  edilerek, günlük gereksinimini karşılamak için şiddetle önerilmektedir.  Özellikle, 10-20 arası yaşlar, süt içmenin en gerekli olduğu yaşlardır. Çünkü; kemik yapılanması bu yaşlar arasında oluşmaktadır.                                                               

Afrin'deki Zeytin Dalı Harekatı'nı yürüten ordumuzu, dualarla canı gönülden destekler, kendilerini Allah'a emanet ediyorum. Selam olsun onlara