SON DAKİKA



Haber > Gündem > Milli hassasiyet

Milli hassasiyet

26 Aralık 2016 Pazartesi - 09:05








Bir kitap: “19 Mayıs 1999 Atatürk Yeniden Samsun’da” Yazarı: Turgut Özakman (1930-2013). Herkesin bildiği “Şu Çılgın Türkler” kitabının yazarı. Bu kitap; büyük bir özlemin ve yaklaşık bir asır önceki mucize sürecinde yaşanan olayların, sevinçlerin, umutların, acıların romanıdır. Masal değil, yaşananları anlatır. Bugünlerde, Rize Belediye Başkanı’nın da kolayca buldurup okuyabileceği kanaatindeyim. Hatta fazlaca alıp, halka dağıtması da faydalı bir hizmet olur. Hiç şüphe yok ki, okurken hem düşüneceğiniz hem de çok şey hissedeceğiniz bir kitap.

*** Dünyanın hiçbir ülkesinde size devletin kurucusunu tartıştırmazlar. Buyurun gidin ABD’ye  devletin kurucusu ve ilk başkanı George Washington’u eleştirin de görün. Yiğitseniz İran’da Humeyni’yi eleştirin... Bizi ilgilendirmez ama bu liderlerin özelliği ne ki, ne yapmışlar? Oysa, Gazi Meclis, TBMM, Gazi Mustafa Kemal Paşa’ya “ATATÜRK” unvanını vermiştir. Bu kararı alanlar uydurma propagandalarla iktidara gelip gidenler değil, İstiklal Savaşı kazanmış kahramanlardır. Türkiye Cumhuriyeti Devleti (ve Türk milleti) var oldukça da bu karar geçerlidir. Unutmayalım lütfen, bir devletin kurucusunun ismi devletin bekası ile birlikte yaşar. Bazıları bundan dolayı ATA’mızı sevemiyor, bu belli! Belli de, devletimizi yönetenler devletimizin bekasından bahsediyorlar, değil mi? Pekâlâ, bu husus ciddi bir şey midir? Eğer ciddi ise önce yetkili ve ilgililerin ciddiyeti gerekir. Türk tarihinde yöneticilerin etkisi büyüktür.

Sadece lafla yetinenler daima devletimize kaybettirmişlerdir. Devletin kuruluş felsefesine bağlı kalıp, özü sözü doğru olanlar Türk milletini ve Türk devletini yüceltebilmişlerdir. Bilerek (kasten) yanlış bir şeyler yapıp veya söyleyip, eleştiri alınca ben yanlış anlaşıldım demekle milli beka güven altına alınamaz. Ancak sahibinin ruh hali belli olur. Bugün, ciddi bir şekilde birlik ve beraberliğe ihtiyacımız vardır. Buna Türk milleti hazırdır.

Bu durum ilgililere olan güven derecesine göre gerçekleşir. Gün, hayale kapılmanın zamanı değildir. Biz haklıyız, benim adamım iyidir diye bir şey de olmaz. Kafamızı kuma gömemeyiz. Ve her Türk evladı “Milli Hassasiyet” sahibi olmak zorundadır. Yani, herkes kendinden büyük ortak değerlerimizi sevmek ve korumak duygu ve düşüncesine sahip olmalıdır. Evladın baba ocağını her yönüyle koruma duygusudur. Ona söz söyletmemektir ...

Beğendim
0
Sevdim
0
Beğenmedim
0
Üzgün
0
İnanılmaz
0

VİDEO

SON DAKİKA

ÇOK OKUNANLAR

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap