Hain darbe girişiminin yıl dönümünde vatandaşlarımız Türkiye’nin her tarafında yine meydanlara aktı. Yine meydanları ağzına kadar hınca hınç doldurdular.

Yine meydanlara çıkarak demokrasiye sahip çıktılar.

Yine meydanlarda bayrak, vatan, toprak dediler.

Yine tek millet, tek devlet, tek bayrak, tek vatan olgusunu vurguladılar.

Muhteşem bir tablo vardı.

Görülmeye ve yaşanmaya değer tabloydu.

Cumartesi gecesi 15 Temmuz hain girişiminin yıldönümünde halkımız bir yıl önce olduğu gibi, bir yıl sonra da üzerine düşeni fazlasıyla yerine getirdi.

Haykırırcasına ‘bu devlet bizim, bu memleket bizim, bu topraklar bizim, bu millet bizim’ dediler.

Hani diyorum ki Cumartesi gecesi yaşanan o birlikteliği ve o beraberliği vatandaşlarımız her daim yaşayabilse. Böylece ülkemiz herkesin kardeşce yaşayabileceği hale gelse. Zor değil bunu yapmak. Yeterki birbirimize inancımız güvenimiz olsun.

Paylaşılmayan nedir?

SİYASİ GÖRÜŞÜ OLMAMALIDIR

Cumartesi gececesi Trabzon Meydan Parkı’nda yapılan etkinlikleri yerinde izledim.

Gördüğüm fotoğrafta, alanda siyasi görüşlerden çeşnilik vardı.

Alanda bulunanlar ayrı siyasi görüşten olmalarına rağmen, bayrağını alan meydana gelmişti.

Zira doğru olanda buydu.

Hepmizin malumu yapılan hain kalkışma milletimize ve vatanımıza yapılmıştır.

O nedenle 15 Temmuz zaferinin siyasi bir görüşü olmamalıdır.

Kazanılan zafer bütün Türk milletidir.

SAFLAR SIK TUTULMALI

Önceki gece boyunca15 Temmuz’la ilgili yapılan konuşmaları takip etmeye çalıştım.

Bütün konuşmalarda tek vurgu hain FETÖ örgütüne yapıldı.

Devletimiz içerisinde ne kadar tehlikeli boyuta geldiği her konuşmacı tarafından altı çizildi.

Konuşmaları dinlerken bir yıl önce 15 Temmuz’da FETÖ terör örgütünün tehlikeli boyutunu ve uçurumun neresinden ülkemizin ve milletimizin döndüğünü daha iyi anladım.

O nedenle bu törer örgütüne karşı safları daha sık tutmak zorundayız.

Daha çok kenetlenip,birlik bütünlük içersinde mücadelemize devam etmeliyiz.

Yoksa aksi durumda kimsenin ‘pardon’ deme şansı kalmayacak.

Bırakalım sosyal medya üzerinden atıp tutmayı. Ülke elden gidecekti arkadaşlar.

SİZ, BİZ DEĞİLİZ, BİZ BİR BÜTÜNÜZ

Sosyal medya trollerimi diyelim, yoksa fonemenleri mi?

Yoksa kendini bilmez, atıp tutanlar mı diyelim?

Ne bileyim işte bir şey diyelim!

Abi  bu tip adamlar işini gücünü bırakıp‘sizinkibizimki’ hesabına düştüler.

Yapılan hesaba bir bakar mısınız!

Bir taraf şunu diyor; Adalet Yürüyüşü mitinginde Maltepe Meydanı daha kalabalıktı.

Diğer taraf; Yok 15 Temmuz gecesi köprüde beş milyona yakın insan vardı.

Olacak şey değil.

Tam da dış mihrakların istediği bir ortam şuan Türkiye’nin şuanki durumu.

Ne oluyor arkadaş, herşeyi bir kenara bırakıp sizbiz olmuşuz.

Bizim için tek millet, tek devlet, tek bayrak, tek vatan olmazsa olmaz değil miydi?

Nereden çıktı siz-biz, sizinki-bizimki misali?

Yapmayın, etmeyin, kendi ellerinizle ülkemizi uçuruma doğru getiriyorsunuz.

YETERLİ BULUYOR MUSUNUZ?

Hain Fetö örgütü bu kadar canımızı yaktı.

Bu kadar insanımızı katlederek şehit etti.

Bu kadar insanımızı sakat bıraktı.

Peki bu örgüt ile yeterli mücadele yapılabiliyor mu?

Devletimiz gerektiği gibi bu hain törer örgütünün üzerine gidebiliyor mu?

Bunlar sadece bizim kafamızda soru işareti olarak kalmıyor, bunlar vatanına, bayrağına, milletine inanan herkesin kafasında soru işareti olarak duruyor.

Öyle zannediyorum ki bu işin siyasi ayağına inilmedikten sonra kafalarımızda oluşan soru işaretleri kalmaya devam edecektir.

Merak ediyorum.

Eğer varsa, siyasi ayağına neşter vurmak bu kadar zor mu?

Devletimizden güçlü ne olabilir ki?