Ah bu kuzumuz yok mu? Artık kendisini takip etmekte zorlanıyoruz. Tek çaremiz kuzumuza haber vermeden ne yapıp edip kendisine çip takmak olacak.

Belki takip olayının önlemini öyle alırız diye düşünüyoruz. Kuzumuza bir görev tevhit ettik, bir hafta oldu kendisinden haber alamaz duruma geldik, adeta sırra kadem bastı. Tam umudumuzu kaybetmişken dün akşam üstü, kuzumuz sessiz  sedasız Spor Servisi’nden içeri girdi.

Geç kalmanın vermiş olduğu mahcubiyetle, bizlere selam verip, “Ben geldim” dedi. Bizler de hep birlikte hiç bozuntuya vermeden güler yüzle, “Ooo, hoş gelmiş kuzumuz” dedik. Sözü fazla uzatmadan direk konuya girdi... “

-Yahu arkadaşlar bu Trabzon hakemlerinin durumu ne olacak?” Hayırdır nesi var Trabzon hakemlerinin, baksana her şey güllük gülistanlık onlar için, sesleri çıkmıyor... “

-Nerede, hepsinin hali per perişan, kaymağı yiyenler hariç tabi ki.” Hayırdır kuzumuz hakemler derneğinde kaymak mı var? Veya Afyon kaymağı mı satıyorlar? “

-Siz benle dalga geçin, ben kimseye çaktırmadan, her şeyi kendi gözlerimle görüp kulaklarımla duydum. MHK  üyesi Alican Lakot’a  müthiş tepki var. Lakot’un oğlu Mehmet Çağatay Lakot  1. Amatör Küme’de maç yönetmeden direkt orta hakem olarak klasmana çıktı. Daha ne olacak? Bundan büyük torpil olur mu? Bu konuda kaç kişinin hakkı yenmiş?” Yahu güzel kuzumuz bu kadarcık olsun. Baba MHK üyesi, haliyle oğul da bundan faydalanacak. “

-Durun daha bitmedi. ‘Yağma Hasan’ın böreği’ devam ediyor. MHK üyesi Lakot işi baştan sıkı tutarak, hakem atamalarının başına kardeşi Engin Lakot’u getirdi.

Bu atama da hakem camiasında büyük rahatsızlık yarattı.  Millet ne yapsın mecburen sessiz kalıyorlar. Çünkü mühür Alican Lakot’un elinde.” Yapma bizim kınalı kuzumuz, bel altı atıyorsun? “

-Ne bel altısı, bel altı atsam yer yerinden oynar. Ben hakemlerin yaşadığı gerçekleri sizlere anlatıyorum. Ha siz yazar veya yazmazsınız. Hakem atamalarının başına getirilen Engin Lakot her hafta bir ilçede maçtadır. İşin kaymağını yemeye çalışıyor.” Ooo nerelere gittin kuzum. Yine kaymak diyorsun. “

-Gittiğimiz çok yer var. Bunları tek tek anlatacağım sizlere. Trabzon hakemleri en kötü dönemini Alican Lakot ile yaşadıklarını, sessizce seslendiriyorlar. Biz hakemlerin sesi kulağı dili olacağız. Kimsenin hakkını kimseye yedirmeyeceğiz. Hakem camiasında ne olup bitiyorsa, bunları bir bir yazacağız. Bakıyorum Alican Lakot birkaç hakemi almış, ASKF’nin sahasında selfie yapıp güzel pozlar veriyor. Kimi kandırıyor, kime hava-civa yapıyor?” Boşver güzel kuzumuz, adam MHK üyesi o kadarda havası-civası olacak. “

-Bakın  havasını-civasını sanat müziği söylediği konserlerde yapsın. Orada sanatını icra ediyor. MHK üyesi Lakot’un zaten sanatçı bir kimliği var. Peşinen söyleyeyim sesi de pek güzel. Bir konserini kulis arkası izlemiştim, çok da hoşuma gitmişti. Hatta ondan esinlenerek, bende kuliste şu şarkıyı mırıldanmıştım, ‘ben de bu dağların nesine geldim, meleşir kuzular sesine geldim, geldim emmioğlu.” İlahi kuzumuz konuyu yine sulandırmaya başladın. Var mı başka anlatacakların? “

-Elbette var ama bunları sonraya bırakalım. Şunun sözünü vereyim ki her şeyi sindire sindire anlatıp Trabzon hakemliğinin sorunlarına parmak basacağız. Bizim kimseyle bir husumetimiz, bir derdimiz yok. Bizim derdimiz Trabzon ve bölge hakemlerinin derdidir. Şimdilik hoşçakalın.”